

Transfer Fiyatlandırmasının Hukuki Niteliği
180
c. İnançlı İşlem ve Peçeleme
İnançlı işlem, inananın bir borca teminat teşkil etmek veya ida-
re olunmak üzere malvarlığına dâhil bir şey veya hakkı aynı amacı
güden hukuki işlemlerden daha güçlü bir hukuki durum yaratmak
amacıyla inanılana kazandıran, sonra da yeniden devretme yükümlü-
lüğünü içeren işlemdir.
131
İnançlı işlemle inanan, inanılana mülkiyeti
veya alacak hakkını belirli bir tarz ve amaçla kullanmak ve sonra da
bu amaç gerçekleşince iade etmek üzere devreder.
132
İnançlı işlemin iki unsuru vardır. Bunlar, temel işlem niteliğindeki
inanç anlaşması ve devir işlemidir. İnanç anlaşması, inananla inanılan
arasında yapılan, onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı işlemin
sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın inanılan tarafından kul-
lanılma, idare edilme, inanana iadesi şartlarını içeren borçlandırıcı bir
işlemdir.
133
İnanç işleminin muvazaadan temel farkı inanç anlaşması-
nın inançlı devrin kendine özgü hukuki sebebini oluşturmasıdır.
Alacağın devriyle taşınmazların devrine ilişkin inançlı işlemlerde
hukuki sebebi oluşturan inanç anlaşması şekle tâbidir. Taşınmazlara
ilişkin inançlı işlemlerde inanç anlaşmasının tapuda resmi şekilde ya-
pılması gerekir. İnançlı işlemlerin ispatında yazılı delil esastır.
İnançlı işlemle muvazaalı işlemin her ikisinde de taraflar, dışa
karşı bir görünüş yaratmak konusunda anlaşmıştır. Her iki işlemde
kazanan, devredilen şey üzerinde fiili bir iktidara sahiptir. Taraflar
arasındaki iç ilişkide de, inançlı işlemde inanç anlaşmasıyla, muvaza-
ada muvazaa anlaşmasıyla kurulan bir ilişki vardır.
134
Taraflar inançlı
işlemde devri ciddi olarak istedikleri halde muvazaada bunu istemez.
Taraflar, inançlı devir işlemiyle inanılana devredilen hak üzerinde
inanılanın tam bir mülkiyet veya alacak hakkı kazanmasını kesin ve
ciddi olarak ister. İnanç anlaşmasından doğan sınırlamalar sadece
borçlandırıcı niteliktedir. İnançlı işlemler sadece tasarruf işlemlerinde
131
Eren, a.g.e., s. 339; Oğuzman, Öz, a.g.e., s. 108; Ergun Özsunay, İnançlı Muamele-
ler, İstanbul, 1968, s. 1.
132
Esener, a.g.e., s. 113; Feyzi Necmeddin Feyzioğlu, Borçlar Hukuku, C. I, Genel Hü-
kümler, 2. Bası, İstanbul, 1976, s. 212; Oğuzman, Öz, a.g.e., s. 108; Tekinay, Akman,
Burcuoğlu, Altop, a.g.e., s. 415; Tunçomağ, a.g.e., C. I, s. 319.
133
Eren, a.g.e., C. 1, s. 340; Tunçomağ, a.g.e., C. I, s. 320.
134
Esener, a.g.e., s. 112-113; Özsunay, a.g.e., s. 22; Tunçomağ, a.g.e., C. I, s. 321.