

TBB Dergisi 2015 (119)
Erdem ERCAN
215
mizlik hizmetlerinden yararlanan
tüm
binalar
üzerinden alın
dığın-
dan, gerek
üretim
gerekse de tüketim birimlerince oluşturulan katı
atıkların ve atık suların, yani doğrudan su ve toprak kirliliğine neden
olan faaliyetlerin
çevre üzerinde yarattığı negatif dışsallı
klar
ın
(kir-
lilik maliyetinin) içselleştirilmesini amaçlamaktadır. Lakin su ihtiyacı-
nı belediyece tesis edilmiş su şebekesinden karşılayan konutlarda katı
atık miktarları gözetilmeksizin yalnızca su tüketim miktarları esas
alınmak suretiyle vergi miktarının belirleniyor olması ve su tüketim
bedelinin vergi matrahı olması sebebiyle
çevre temizlik vergisi va-
sıtasıyla
negatif dışsallığın tam anlam
ıyl
a içselleştirilmesi mümkün
olamamaktadır. Vergi miktarı binaların niteliklerine göre belirlenen
binalar
açısından ise durum daha
da olumsuzdur. Keza katı atık ve
atık su yönünden bir tespitin yapılabilmesi bu yolla imkânsıza yakın-
dır. Bina nitelikleri ile katı atık ve atık su miktarının ve bunun ya-
ratt
ığı maliyetin hesaplanmasının güçlüğü sebebiyle, negatif dışsal
maliyetin bu
binalar bakımından da gerçek anlamda içselleştirilmesi
olası değildir.
Tümbuolumsuzluklarakarşın,
çevresel
motivasyonlakonulması,
15
mükelleflerini en azından konutlardaki su tüketimini azaltmaya yön-
lendirebilmesi bakımından kısmi
önleyici
lik vasfının bulunması, kir-
lilik üreten birimlerin oluşturduğu negatif dışsallıkların
kısmen
de
olsa içselleştirilmesine hizmet etmesi,
çevre
politikaları açısındansa
‘
önleme
’
16
ve ‘kirleten öder’
17
ilkelerini işlevsel kılması gibi hususlar
Çevre T
emizlik Vergisini
Ülkemizin
yegâne çevre vergisi konumuna
taşımaktadır.
15
Nitekim bir verginin çevre vergisi sayılabilmesi için, o verginin öncelikle, çev-
resel amacı gerçekleştirecek mekanizmaları tesadüfen değil, kanun koyucunun
bilinçli iradesiyle ve kasıtlı olarak içermesinin, bir başka deyişle verginin çevresel
motivasyonla konulmasının gerektiği haklı olarak ifade edilmektedir. Bkz. Ali De-
ğirmendereli, “Türk Vergi Sisteminde Uygulanan Bazı Vergilerin Çevresel Ver-
gi Kavramı Bakımından Değerlendirilmesi”,
Vergi Sorunları Dergisi,
S. 174, Mart
2003, s. 117.
16
Bu ilke ile, bir takım fiiller neticesinde ortaya çıkması muhtemel çevresel zarar-
ların önlenmesi ve tabii kaynakların dikkatli kullanımı suretiyle sürdürülebilir
çevrenin gerçekleştirilmesi amaçlanmaktadır. Reiner Schmidt, Einführung in das
Umweltrecht, Verlag C. H. Beck, 4. Auflage, München, 1995, s. 4.
17
Bu ilke, çevre hukukunun ilk ve en temel ilkelerinden birisi olup; “kirliliğin be-
delinin kirletene ödettirilmesi” veya “kirletenin kirliliğin maliyetine katlanması”
şeklinde tanımlanması mümkündür. Bkz. Turgut, s. 117.