

Son Kanun Değişiklikleri Işığında Hâkimin Hukuki Sorumluluğu
246
C. Davalı
HUMK döneminde, hâkimler, HUMK m.573’e göre yargısal gö-
revlerini yerine getirmeleri sırasında verdikleri zararlardan bizzat
sorumlu tutulmuşlardı.
11
6110 sayılı Kanun m.14/1-a ile bu hüküm de-
ğiştirildi ve
“Hâkimlerin yargılama faaliyetlerinden dolayı aşağıdaki sebep-
lere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir”
hükmü HUMK
m.573’e eklenerek, bu tazminat davalarının Devlet’e yöneltilmesi hü-
küm altına alındı. Yine 6110 sayılı Kanun m.12 ile HSK’ya eklenen 93/A
maddesinde
“Hâkim ve savcıların bir soruşturma, kovuşturma veya davayla
ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü ka-
rarlar nedeniyle: a) Ancak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir.”
hükmü
getirildi. 6110 sayılı Kanun geçici m.2/2 uyarınca hâkime karşı açılmış
ve 6110 sayılı Kanun yürürlüğe girdiğinde derdest olan davalara da
Devlet aleyhine devam olunacağı düzenlendi.
12
HMK m. 46/1’de de
“Hakimlerin yargılama faaliyetinden dolayı … se-
beplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir.”
düzenlemesi
yer almaktadır.
Neticede, 14 Şubat 2011 tarihi başlangıç olmak üzere artık hakim-
lerin hukuki sorumluluğundan doğan tazminat davalarının davalısı
Devlet’tir. HMK m.46’nın gerekçesinde bu durum şu şekilde açıklan-
mıştır:
“Böyle bir düzenleme ile hâkimlerin hukuki sorumluluğuna ilişkin du-
rum, idarenin memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken
11
HUMK döneminde, Tercan tarafından, eski BK m.50 (yeni BK m. 61, m.62) ge-
reğince, hâkimin ödeyemeyeceği tazminattan Devlet’in ikinci derecede sorumlu
tutulabileceği de savunulmuştur (Erdal Tercan, “Hâkimlerin Sorumluluğu”, An-
kara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, 1998, s.84); aynı
yönde bkz. Bahaddin Aras, “Hâkimlerin Yargısal Faaliyetlerinden Dolayı Hukuki
Sorumluluğu ve Yeni HMK Tasarısında Getirilen Yenlilikler”,
Terazi Hukuk Dergi-
si
, Aralık 2010 Sayı 52, s.149.
12
“Yukarıda açıklanan yeni yasal düzenlemeler karşısında; somut olayda, hüküm
tarihinden sonra yürürlüğe giren 6110 sayılı … Kanun hükümleri gereğince da-
vaya hâkim aleyhine devam edilmesi imkanı kalmamıştır. Bu düzenlemeye göre
yasal hasım Devlet olup; hâkimin ise ancak zorunlu ihbar olunan sıfatıyla davada
yer alması olanaklıdır.
Hal böyle olunca ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 2. HD’nce yapılacak iş,
yeni yasal düzenleme doğrultusunda davaya Devlet aleyhine devam edilmesine
imkan tanınmasının sağlanması ve Hazine’nin davaya dahil edilmesi için davacı
tarafa süre verilip, halen davalı konumunda olan hakimin ise zorunlu ihbar olu-
nan sıfatını taşıdığı da gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi olmalıdır.”
HGK 2011/2-109E., 2011/481 K. (Abdurrahim Karslı, Medeni Muhakeme Huku-
ku, Alternatif Yayınları, İstanbul, 3.Baskı, 2012, s. 208).