Background Image
Previous Page  106 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 106 / 617 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2015 (120)

Peri URAN

105

ve dini figürler ifade özgürlüğünün sınırlandırma nedenleri arasında

sayılmasa da “

acil sosyal ihtiyaç

” kriterinden hareketle böyle bir sınır-

landırmanın yapılabileceğini, başkalarının dini inançlarının da 10/2.

maddede yer alan ‘

başkalarının hakları

’ kapsamına girdiğini belirtmiş-

tir. Yüksek Mahkeme, söz konusu kararda çoğulculuk, hoşgörü ve açık

fikirliliğin demokratik toplumun unsurları olduğunu ve şok edici, kış-

kırtıcı görüşlerin de ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi ge-

rektiğini belirtmekle birlikte, söz konusu romanda yalnızca şok edici

fikirlerin değil aynı zamanda İslam dininin peygamberinin kişiliğine

hakaret dolu bir saldırının bulunduğunu, bu nedenle Türk makamları-

nın yaptığı müdahalenin 10. maddeyi ihlal etmediğine karar vermiştir.

Yukarıdaki kararlar çerçevesinde Yüksek Mahkeme’nin özel ha-

yatın korunması, genel ahlakın korunması ve basın özgürlüğünün

sağlanması arasında bir denge kurulması konusunda isabetli bir tu-

tum sergilediği anlaşılmaktadır. AİHM’nin basın özgürlüğünün ku-

ral, sınırlandırmanın ise istisna olduğu anlayışını benimsemiş olduğu,

özellikle ulusal güvenlik, kamu düzeni, suçun önlenmesi gibi durum-

larda dahi basın özgürlüğünün sınırlandırılması konusunda aşırıya

kaçmadığı görülmektedir. Devletin ve toplumun korunması amacıyla

basın özgürlüğünün sözleşmeci devletler tarafından sınırlandırıldığı

durumlarda, Yüksek Mahkeme’nin otorite karşısında özgürlüğü koru-

ma altına alan yaklaşımı dikkate değerdir.

IV. Anayasa Mahkemesi’nin Basın Özgürlüğüne İlişkin Çeşitli

Kararları

Anayasa Mahkemesi basın özgürlüğünü düşünce ve kanaat öz-

gürlüğünü tamamlayan ve onun kullanılmasını sağlayan bir özgür-

lük olarak ele almaktadır. Anayasa Mahkemesi’ne göre:

“….düşünce

ve kanaat özgürlüğünü tamamlayan ve onun kullanılmasını sağlayan basın

özgürlüğü

de düşünce ve kanaat özgürlüğü gibi mutlak ve sınırsız değildir...

Geniş

halk kitlelerinin düşünce ve kanaatleri üzerinde etki yapan basının öz-

gür olması, toplumun huzur ve selametini ve Devletin güvenliğini ihlal edecek

mahiyetteki beyanların ve yazıların cezasız bırakılması demek de

ğ

il, sadece

basının önceden kayıtlama ve kısıtlamaya tabi tutulmaması demektir.

İçtimai

görevini yerine getirebilmesi için basının hür olması kadar sorumluluk suuru

ile hareket etmesi de sarttır. Sorumluluk şuurundan yoksun bir basın, her so-