

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Türk Anayasa Mahkemesi’nin Basın Özgürlüğüne...
106
rumsuz kuvvet gibi er geç soysuzlaşır ve toplum hayatını sarsan ve milli gü-
venliği tehlikeye sokan bir kuvvet halini alır. Düşünce ve basın hürriyetleri ne
kadar mukaddes olursa olsun böyle bir durum karşısında toplum düzenini ve
milli güvenliği korumakla görevli olan kanun koyucu gerekli tedbirleri almak
zorunluluğundadır.”
57
Anayasa Mahkemesi’nin, basın özgürlüğünün sınırlandırılmasın-
da sınırın ne olması gerektiğine, diğer bir ifadeyle basın özgürlüğünün
özüne hangi durumlarda dokunulmuş sayılacağına ilişkin yaklaşımı-
nı ortaya koymak açısından çeşitli kararlarının ele alınması gerekmek-
tedir. Anayasa Mahkemesi 1963 yılında verdiği bir kararda
58
,
“………
Kaldı ki, sözü geçen. (B) bendindeki yasaklama ile basın sansüre tabi tutulma-
mış, gazete ve dergi çıkarılması önceden izin alma ve mali teminat gösterme
şartına bağlanmamış, haber, düşünce ve kanaatlerin serbestçe yayınlanması-
nı engelleyici ve zorlaştırıcı iktisadi, mali ve teknik kayıtlar konulmamıştır.
Şu halde bahsi geçen bent ile düşünce ve kanaat hürriyetinin gayesine uygun
şekilde kullanılmasını zorlaştıran veya imkânsızlaştıran bir sınırlama yapıl-
mamıştır. Bu itibarla bent hükmü ile düşünce ve kanaat hürriyetinin özüne
dokunulmamış ve bu öz tahrip edilmemiştir.
” ifadesinden de anlaşılacağı
üzere, basının sansüre tabi tutulması, kitap, gazete ve dergi çıkarılma-
sının önceden izin alma ve mali teminat yatırma şartına bağlanması,
haber, düşünce ve kanaatlerin serbestçe yayımlanmasını engelleyici
veya zorlayıcı iktisadi, mali ve teknik kayıtların konulması durumla-
rında basın özgürlüğünün özüne dokunulmasının söz konusu olaca-
ğını belirtmektedir. Nitekim, Mahkeme daha sonra yapılan bir itiraz
başvurusunu da bu kararına atıf yaparak reddetmiştir. Itiraz başvu-
rusuna konu teskil eden olay, Son Havadis Gazetesi’nin 15, 16 ve 17
Eylül 1962 günlü sayılarında, Yüksek Adalet Divanı tarafından verilen
kararlarla bunların infazına ilişkin ve 27 Mayıs’ı zedeleyecek nitelikte
yazılar ve resimler yayımlamak suretiyle ilgili kanun hükmüne ay-
kırı harekette bulunduğu gerekçesiyle Gazetenin sorumlu Müdürü
hakkında kamu davası açılmasıdır. Açılan davada anayasaya aykırılık
itirazına ilişkin olarak, ilgili hükümle vatandasların yargı organınca
verilmis ve kesinlesmis kararlar hakkında lehteki düsünce ve kana-
atlerini serbestçe açıklayabilmelerine karsılık, aleyhteki düsüncelerin
57
AYM, E. 1963/16, K. 1963/83, K.T. 08.04.1963.
58
AYM, E. 1963/16, K. 1963/83, K.T. 08.04.1963; AYM, E. 1963/25, K. 1963/87, K.T.
08.04.1963.