Background Image
Previous Page  117 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 117 / 617 Next Page
Page Background

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Türk Anayasa Mahkemesi’nin Basın Özgürlüğüne...

116

kendi bakış açısından Türkiye’deki çevre sorunlarına dikkat çeken bir

eyleme destek vermesinin ve bu eyleme karşı olanları eleştirmesinin

genel olarak kamu yararını ilgilendiren bir mesele olduğunda kuşku

bulunmadığını, ayrıca hükümetlere ve siyasetçilere yöneltilen eleştiri-

nin sınırı da özel kişilere göre daha geniş olduğu

77

nu belirterek, baş-

vurucunun ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin “

başkalarının şöh-

ret ve haklarının

” korunması için demokratik toplum düzeninde gerekli

bir müdahale olmadığı kanaatine varmış, başvurucunun Anayasa’nın

26. ve 28. maddelerinin birinci fıkralarında güvence altına alınan ifa-

de özgürlüğü ve basın özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermiştir.

AİHM’nin basın özgürlüğüne ilişkin kararlarında esas olarak sınırla-

ma sebeplerini dar yorumladığı göz önüne alındığında, söz konusu

kararın AİHM’nin basın özgürlüğüne ilişkin yaklaşımına uygun nite-

likte bir karar olduğu görülmektedir.

İfade ve basın özgürlüğü ile şeref ve itibara saygı hakkı arasındaki

çatışma açısından davalar, ya başvurucunun ileri sürdüğü görüşlerin-

den dolayı bir müdahale ile karşılaşmasından kaynaklanmaktadır ya

da başvurucu, kendisi hakkında bir takım ifadeler ileri sürülen kişidir

ve bu görüşlere karşı olağan hukuk yollarına gitmiş ancak sonuç ala-

mamıştır.

78

Çatışma bazen, yukarıdaki örnekte olduğu gibi, ifade ve

basın özgürlüğü lehine sonuçlanırken, bazen de şeref ve itibara saygı

hakkı ya da kişilik hakkı lehine sonuçlanabilmektedir. Bununla bir-

likte çatışmanın hem şeref ve itibara saygı lehine ve hem de kişilik

hakkı lehine sonuçlandırıldığı bir karar olarak Emin Aydın Kararı il-

ginç bir örnektir. Somut olayda başvurucu, yerel bir gazetede yazdığı

Ucuz Olmak

’ ve ‘

Motosikletli Zibidiler

’ başlıklı iki köşe yazısı nedeniyle

hakkında mahkumiyet kararı verilmesiyle ifade ve basın hürriyetinin

ihlal edildiğini ileri sürmektedir. Anayasa Mahkemesi, öncelikle baş-

vurucu hakkında verilen mahkumiyet hükümlerin açıklanmasının

geri bırakılmasına karar verildiği dolayısıyla ortada ifade ve basın

hürriyetine mahkeme kararı yoluyla yapılan bir müdahale bulundu-

ğu, müdahalenin kanun tarafından öngörüldüğünün açık olduğu, mü-

77

Bu değerlendirmede Anayasa Mahkemesi Castells/İspanya Kararı’na atıfta

bulunmuştur. Bkz. Castells/İspanya Davası, 23/4/1992, parag. 46.

78

Tolga Şirin, “Üçüncü Yılda Bir Bilanço: Türkiye Anayasa Mahkemesi’nin Bireysel

Başvuru Usulünün ve Kararlarının Değerlendirilmesi”,

http://www.kamuhukukculari.org/upload/dosyalar/Tolga_Airin_333_1.pdf,

s. 117.