Background Image
Previous Page  472 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 472 / 617 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2015 (120) 

Cüneyt UYSAL

471

Şeklen malik olmak yeterli olup zarar tehlikesi ile karşılaşanın,

ortalama bir araştırma ile malik olduğu anlaşılan kişinin sorumluluğu

yoluna gitmesi mümkündür.

Kural olarak zilyetlik, taşınmaz, bina ve yapı eseri malikinin hu-

kuki sorumluğunun bir unsuru değildir. Yani malik yerine binanın ya

da yapının zilyedine TBK’nun 70. maddesi kapsamında talep bulunu-

lamaz.

9

Buna karşın olağan veya olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı

ile taşınmaz edinilmesine ilişkin hükümlere dayanarak taşınmaz üze-

rinde beklemece hakkı olan zilyedin zilyetliğine değer verilerek anılan

hukuki sorumluluğun zilyete yöneltilebileceği değerlendirilmektedir.

Üçüncü koşul ise zarar tehlikesine,

10

bina ya da yapıdaki yapım

bozukluğu veya bakım eksikliği veya taşınmazın aşkın ve taşkın kul-

lanılması yolu ile mülkiyet hakkının kötüye kullanılması neden olma-

lıdır.

Zarar tehlikesini önleme sorumluluğunun dördüncü koşulu ise

zarar tehlikesine illiyet bağını kesen bir nedenin yol açmamış olma-

sıdır. Buna göre illiyet bağını kesen sebepler zarar görenin ya da 3.

kişinin ağır kusuru

11

ve mücbir sebeplerdir. İlliyet bağını kesen neden-

ler varsa zarar tehlikesine bu nedenler yol açıyorsa, zarar tehlikesinin

önlenmesi sorumluluğundan söz edilemez.

9

Çelik, a.g.e., s.30,” Malikin, bina veya yapı eserini doğrudan doğruya zilyetlik

kurallarına göre şahsen kullanması gerekmez. Bu sebeple, bir bina veya yapı eseri;

intifa, oturma (sükna) hakkı gibi bir sınırlı ayni hak sahibinin ya da kira sözleşme-

sinde olduğu gibi şahsi hak sahibi kiracının zilyetliği altında olsa bile, BK. m. 58

gereğince bu kişiler değil, yine malik sorumlu olacaktır. Zira bu kişiler doğrudan

doğruya zilyet olmalarına rağmen malik sıfatları bulunmamaktadır.”

10

Doğramacı, a.g.m.,s.58,59” Tehlikeyi önleme yükümlülüğü öğretide, izinli bir fi-

ille tehlikeli bir durum yaratan kişinin başkalarının zarar görmemesi için gereken

her türlü önlemi alması şeklinde tanımlanmıştır. Sorumluluk hukukunun yazılı

olmayan bu ilkesi uyarınca, başkalarına zarar verebilecek bir durum yaratan kim-

se, durumun gerektirdiği koruma önlemlerini almakla yükümlüdür…”

11

Zeynep Uyar Özbek, “Türk Hukukundaki Kusursuz Sorumluluk ve Tehlike So-

rumluluğu”, Dicle Ü. S.B.E. Hukuk A.B.D. Özel Hukuk bilim Dalı, Yüksek Lisans

Tezi, Diyarbakır 2009,s. 64. Zarar verenin ek kusuru halinde yazara göre ” Ku-

sursuz sorumlu kişi, dikkat ve özen ilkesine dayanan kusursuz sorumluluk hal-

lerinde kurtuluş kanıtı getirerek; tehlike esasına dayanan kusursuz sorumluluk

hallerinde ise, “zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusuruna dayanan” illiyet

bağını kesen sebeplere başvurarak sorumluluktan kurtulamayacak”tır.