

Bir Kavram Olarak İnsan Hakları ve Çeşitli Açılardan Sınıflandırılması
50
yoksun bırakırlar.
263
Bir bakıma katılma hakları vatandaşlık hakları
ile somutlaşıp biçim alırken aynı zamanda garanti de edilmiş olur.
Herhangi bir birey, vatandaşlık haklarından yararlanıyorsa, bireyin
özgürlüğü devlet hizmetine girerken devlette, bireyin özgürlüğünü
kullanabileceği bir alan haline gelecektir. Bireysel özgürlük ile devlet
düzeni böylelikle birbiriyle çelişmeyecek fonksiyonel açıdan birbirleri-
ni tamamlayacaklardır.
264
b) Kuşaklara Göre Hakların Sınıflandırılması
İnsan haklarının kapsam ve içerik olarak göstermiş olduğu dina-
mik özellik karşısında klâsik sınıflandırmanın yetersiz kalması üze-
rine henüz tam anlamıyla anayasalarda yer almasa da insan hakla-
rı ile ilgili yeni bir takım sınıflandırmalara gidilmiştir.
265
Bunlardan
biri Karel Vasak’ın klasikleşmiş ayrımı olup buna göre insan hakları;
birinci, ikinci ve üçüncü kuşak olmak üzere üç kategoriye ayrılmak-
tadır.
266
Bu ayrım ilk kez Fransız Hukukçu Vasak tarafından 1979 yı-
lında, hakların tarihsel olarak ortaya çıkışları
267
, tarihsel evrimleri
268
dikkate alınarak önerilmiş olup, bir bakıma insan haklarının geçmiş
ve gelişim çizgisini ortaya koymaktadır.
269
XX. yüzyılın sonlarından geçmişe doğru bir göz atıldığında insan
haklarının iki yüzyıllık gelişim sürecinde üç dönem gözlenebilir.
270
263
Erdoğan, Demokrasi, s. 186.
264
Gören, Temel Hak, s. 28.; Bu konuda son olarak devletin söz konusu haklar ba-
kımından üstlendiği edimin niteliğinin hakkın yapısına bağlı olarak değiştiğini
belirtmek gerekir. Bu edim bazen negatif karakter taşırken bazen pozitif karakter
taşıyabilecektir. Örneğin devlet, özgür ve adil bir seçim ortamının yaşanabilmesi
için bir yandan bireylerin aday olmalarını, propaganda yapmalarını engelleme-
mek gibi negatif bir edimin yükümlüsüyken; bir yandan da, siyasi partilere yeterli
düzeyde ve hakça malî yardımda bulunmak, dürüst ve adil bir seçimin gerçekleş-
mesi için gereken önlemleri almak şeklindeki pozitif edimlerin yükümlüsüdür.
Algan, s. 38-39.
265
Atar, s. 115.
266
Şahin, s. 717.
267
Gözler, s. 511.; Algan, s. 46.; Atalay, Temel Haklar, s. 440.
268
Ö İbrahim Kaboğlu, “Çevre Hakkı Karşısında İdare ve Yurttaş”, İçinde: Tarık Za-
fer Tunaya’ya Armağan, 1992, s. 30.
269
Tepe, s.9
270
Ö. İbrahim Kaboğlu, “İnsan Haklarının Gelişmeci Özelliği ve Anayasa
Yargısı(İnsan Hakları Evresel Bildirgesinden Günümüze)”,
AYD
, Sy.9, 1992, s.
122.