Previous Page  413 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 413 / 473 Next Page
Page Background

Yabancı Irk ve Millet İsimleriyle Soyadı Alınması Yasağı ve Anayasa Mahkemesi

412

maddelerde sayılan ayrımlar özel yasak hükümleri olup, genel eşitlik

ilkesinden daha sıkı şartlarla denetlenebilirler.

35

Dolayısıyla, 1961 ve

1982 Anayasaları bu maddelerde düzenlenmiş olan

kanuni sınıflan-

dırma veya ayrımların eşitlik ilkesi yönünden anayasaya aykırılığını

karine olarak kabul etmişlerdir.

36

Ancak hemen belirtilmelidir ki bu

aksi kanıtlanabilir bir karinedir. Zira Anayasa mahkemesi, (kuşkulu

sınıflandırmalar öğretisini uygulamayı kabul ettiği takdirde) anayasa-

ya uygunluk denetiminde bu özelliklere dayanan bir sınıflandırmayı

hemen anayasaya aykırı görmek yerine; bu sınıflandırmayı

haklı

ve

savunulabilir kılabilecek

çok önemli

veya

zorlayıcı kamusal yararın

olup olmadığının kanun koyucu tarafından

açıkça

ortaya koyulup ko-

yulmadığını araştıracaktır.

37

T.C. Anayasa Mahkemesi ise kanunlardaki sınıflandırmaların

eşitlik ilkesine aykırı olup olmadığını denetlerken genellikle

“haklı ne-

den”

kavramına başvurmaktır:

“… ‘

Kanun önünde eşitlik’ ilkesi, Mahkememizin pek çok kararlarında be-

lirtildiği gibi tüm yurttaşların mutlaka her yönden, her zaman aynı kurallara

bağlı tutulmaları zorunluluğunu da içermez. Birtakım yurttaşların başka ku-

rallara bağlı tutulmaları haklı bir nedene dayanmakta ise böyle bir durumda

kanun önünde eşitlik ilkesine ters düşüldüğünden söz edilemez.”

38

“Kimi yurttaşların haklı bir nedene dayanarak değişik kurallara bağlı

tutulmaları -eşitlik ilkesine aykırılık oluşturmaz. Durum ve konumlarındaki

özellikler, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları ve değişik uygu-

lamaları gerekli kılabilir. Özelliklere, ayrılıklara dayandığı için haklı olan ne-

denler, ayrı düzenlemeyi aykırı değil, geçerli kılar. Aynı durumda olanlar için

ayrı düzenleme aykırılık oluşturur. Anayasa’nın amaçladığı eşitlik, eylemli de-

ğil hukuksal eşitliktir. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar

ayrı kurallara bağlı tutulursa Anayasa’nın öngördüğü eşitlik çiğnenmiş olmaz.

Başka bir anlatımla, kişisel nitelikleri ve durumları özdeş olanlar arasında, ya-

salara konulan kurallarla değişik uygulamalar yapılamaz. Durumlardaki de-

35

Öden, Türk Anayasa Hukukunda Eşitlik İlkesi, s.315-316.

36

Öden, Türk Anayasa Hukukunda Eşitlik İlkesi, s.323.

37

Öden, Türk Anayasa Hukukunda Eşitlik İlkesi, s.323. Koyultmalar bana ait.

38

E.1981/13, K 1983/8, k.t 28.4.1983,

AYMKD

, Sayı 20, s.52.