Previous Page  205 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 205 / 473 Next Page
Page Background

Ceza Muhakemesi Kanunu’nda Kanun Yararına Bozma

204

mamış olması ile verilmekle kesinleşip istinaf ve temyiz incelemesine

tabi olmayan bir hüküm olması arasında fark yoktur.

Hâkim kararları, kanunda aksine hüküm olmadıkça itiraz kanun

yoluna tabidirler. Mahkeme kararlarına karşı ise ancak kanunda açık-

ça gösterilmesi halinde itiraz etmek mümkündür.

22

İtiraza tabi olan

bir karar, itiraz üzerine ya da itiraz edilmezse buna ilişkin kanuni sü-

renin geçmesiyle birlikte kural olarak kesinleşir. Kesinleşen bu karar-

lardaki hukuka aykırılıkların şartları varsa kanun yararına bozmaya

konu olması mümkündür.

Mahkemenin itiraz edilebilen ara kararları son karardan önce

verilen ve son karara esas oluşturmayan kararlardır.

23

Öte yandan

CMK’nun 287. maddesi gereği hükümden önce verilip hükme esas

teşkil eden veya başkaca kanun yolu öngörülmemiş olan mahkeme

kararları hükümle beraber temyiz olunabileceğinden söz konusu ara

kararlar verilmekle kesinleşmeyecek, dolayısıyla kanun yararına boz-

maya konu olmayacaklardır.

24

Pek tabi bu kararların, eğer şartları var-

sa temyiz süresinin temyiz talebi olmaksızın geçirilmesi halinde ka-

nun yararına bozmaya konu olmasına engel bir hal yoktur.

O halde bu kanun yolunda önemli olan söz konusu karar veya hük-

mün istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmesidir

ki İstinaf Mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar 1412 sayılı CMUK ge-

reği kararın temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiş olması

halinde kanun yararına bozma yoluna başvurmak mümkündür.

Yokluklarında verilip ilgililerine tebliğ olunmadığından kesinleş-

meyen hükümler, eski hale getirme nedeni olan, kanun yolunun türü,

süresi ve merciinin gösterilmediği kararlar,

25

kanun yolu açıklamasın-

fıkraları hariç olmak üzere, 305 ilâ 326 ncı maddeleri uygulanır”.

22

Bkz., CMK., md. 267.

23

Nur Centel/Hamide Zafer, Ceza Muhakemesi Hukuku, 12. Bası, İstanbul 2015, s.

791.

24

Ayrıca bkz., 9. CD., 6.10.2011 T., 2011/9614 E., 2011/27772 K.,

www.kazanci.com

.,

yararlanma tarihi: 10.07.2015.

25

CGK., 15.12.2006 T., 2006/1-278 E., 2006/291 K. sayılı kararında, bu düşüncenin

aksine; “Sadece yasa yolu ve merciinin yanlış gösterilmiş olması “yasa yolu süre-

sinin” işlemeye başlamasını engellemez. Bu durumda, “temyiz” yasa yolu yanlış

olarak “itiraz” biçiminde gösterilmiş olsa dahi temyiz süreleri işler ve süreden

sonra yapılan temyiz başvurusu kabul edilemez” şeklinde görüş bildirmiş, çoğun-

luk görüşüne katılmayan diğer Kurul Üyeleri ise; “Anayasa’nın 40. maddesine