Previous Page  222 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 222 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (122)

Ezgi AYGÜN EŞİTLİ

221

istisna getiren bu olağanüstü kanun yolunda verdiği kesin kararın-

dan ikinci başvuru üzerine dönmesi kurumun olağanüstü yapısına ve

ciddiyetine zarar verecektir. Öte yandan ret kararı kesin bir karar ni-

teliğinde olduğundan, Yargıtay cumhuriyet başsavcısının olağanüstü

itirazına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla, aynı konuda tekrar

kanun yararına bozmaya başvurulamaz düşüncesindeyiz. Böyle bir

başvuru olması halinde ceza dairesinin yapması gereken, daha önce

bozma talebini reddettiği hukuka aykırılık yönünden talebin tekrar

reddine, diğer nedenler bakımındansa eğer yerindeyse bozma talebi-

nin kısmen kabulüne karar vermek olmalıdır.

Şu halde ileri sürülen bozma nedenini yerinde gören, ancak bo-

zulması talep edilmeyen başka hukuka aykırılıkları da tespit eden

ceza dairesinin yapması gereken, eğer ön sorun teşkil eden zincir iş-

lemler söz konusu değilse, hükmü istemde belirtilen nedenle sınırlı

olarak bozmaktır.

Bu kabul, şüphesiz, aynı uyuşmazlığa ilişkin diğer bir hukuka ay-

kırılık nedeniyle tekrar kanun yararına bozma olağanüstü kanun yo-

luna başvurmaya engel değildir.

Öte yandan biz, bozma kararında, Yargıtay’ın, talep edilmeyen

diğer hukuka aykırılıklar bakımından hükmü bozamayacağını kabul

etmekle birlikte, söz konusu hukuka aykırılıkları Adalet Bakanlığı’na

ihbar etmesinin gerekli olduğu düşüncesindeyiz.

Kanun yararına bozma isteminde ileri sürülen nedenin yerinde

olmaması sebebiyle kanun yararına bozma isteminin reddine karar

verilmesi gereken hallerde, başka bir hukuka aykırılığın olduğunun

saptanması halinde ise, ceza dairesinin yapması gereken talebi reddet-

mektir. Bu halde de biz, ceza dairesinin, bu yönde herhangi bir kanuni

zorunluluk olmamakla birlikte, tespit ettiği diğer hukuka aykırılıklara

ilişkin olarak Bakanlığa ihbarda bulunması gerektiğini düşünüyoruz.

VI. KANUN YARARINA BOZMANIN HÜKÜM VE NETİCELERİ

A. Genel Olarak

Bozma nedenleri, CMK’nun 309/4. fıkrasında tahdidi olarak sayıl-

mıştır. Bu nedenler, kanun yararına bozma kurumu istisnai bir kurum

olduğu içindir ki kıyasen genişletilemez.