Previous Page  32 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 32 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (122)

Semih Batur KAYA

31

mektedir. Kanun koyucunun bu sorunu ancak anayasa değişikliği ile

çözümleyebileceği söylenebilirse de Anayasanın değiştirilmesi dahi

teklif edilemeyen hükümlerinin bu yöndeki girişimleri etkisiz kılabi-

leceği söylenebilir.

53

Bu doğrultuda Mahkeme tarafından geliştirilen bir diğer koruma

alanı ise dil çeşitliliğine yönelik takınılan tavırdır. Mahkeme burada

dil farklılıklarının ve bu farklılıkların azınlık kavramı çerçevesinde

dillendirilmesinin azınlık statülerine yol açmasına sebep olacağını

belirtmiş ve söz konusu durumu yine sert bir dille reddetmiştir. Ni-

tekim Özgürlük ve Demokrasi Partisi’ne ilişkin verdiği kararda Mah-

keme “Irk ve dil farklılıklarına göre azınlık statüsü tanımak, ülke ve

millet bütünlüğü kavramıyla bağdaşmaz.” demiştir.

54

Mahkeme yine

bir başka kararında belli bir büyüklüğe sahip ülkelerde sosyolojik ba-

kımdan dil, din ve mezhep temelinde farklılıkların olmasının doğal

olduğunu belirtmiştir. Ancak bu farklılıklar esas alınarak çeşitli top-

luluklar için kültürel haklar geliştirilmesine ise oldukça kuşkucu ve

dar bir yaklaşım sergilemiştir. Yüksek Mahkeme “Bu toplulukların her

birine azınlık statüsü tanımak ülke ve ulus bütünlüğü kavramları ile

bağdaşmaz. Öte yandan, başlangıçta kabul edilebilir istekler gibi gö-

rünen ve ‘kültürel kimliğin tanınması istemleri’ adı altında geliştirilen

bu bölücü çabalar, zamanla azınlık yaratma ve bütünden kopma eğili-

mine girer”

55

şeklindeki ifade ile hukuksal değerlendirmeyi aşıp adeta

siyasi niyet okumaya varmıştır.

Dolayısıyla Arslan’ın da belirttiği gibi siyasi partilerin “Kürt

halkı-Türk halkı”ndan, “Kürt ulusal varlığı”ndan veya “halkların ba-

rış içinde birlikteliği”nden söz etmesi, “herkesin kendi dilinde eğitim

görme hakkı”nı savunması ya da yukarıda değinildiği gibi “federatif

bir devlet yapısı”nı benimsemesi, “devletin ülkesi ve milleti ile bölün-

mez bütünlüğü” ilkesi ile bağdaşmadığı gerekçesiyle kapatma sebebi

olmuştur.

56

Zira Mahkeme’ye göre bu tür hak taleplerindeki esas gaye

Türkiye Cumhuriyeti’nde azınlıklar yaratmak ve ulusal bütünlüğü

53

Ergül, s. 326.

54

Karar için bkz. E. 1993/1, K. 1993/2, K.T. 23/11/1993.

55

“AYM’nin, 14.7.1993 günlü, E. 1993/1 (Siyasi Parti Kapatma), K. 1993/1, AYMKD,

S. 29, C. 2, s.1162-3”ten aktaran Ergül, s. 327.

56

Arslan, Anayasa Mahkemesi’nin Siyasal Partiler, s. 8.