Previous Page  352 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 352 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (122)

Rezzan İTİŞGEN

351

ve ibarelerin anlamı da muhatap çevre esas alınarak belirlenmelidir.

44

Yine birden fazla anlama gelen ifadelerin yanıltıcı olup olmadığının

tespitinde de somut olaya göre sonuca varılmalı, çatışan menfaatlerin

tartımı dikkate alınarak hüküm verilmelidir.

45

Hedef kitle gerçek ya da tüzel kişi olabilir. Doktrinde bu kişilerin

fiilinin ticari fiil kapsamında değerlendirilmemesi, gerçek dışı veya

yanıltıcı bilgiden etkilenen faaliyetleri onun iş dışındaki faaliyetine

yönelik olması gerektiği ileri sürülmektedir.

46

Belirtmemiz gerekir ki

bu görüş Alman Hukuku bakımından doğru olabilirse de, Türk hu-

kuku bakımından madde metninde tüketici ibaresine yer verilmedi-

ği için kabulü mümkün değildir. Bu nedenle kanımızca herhangi bir

müşteri de bu madde kapsamında değerlendirilebilir. Fakat söz konu-

su müşteri tacir ise TTK m. 18/2 uyarınca basiretli davranması gerek-

liliği dikkate alınmalıdır.

Suç teşkil eden fiiller üçüncü kişilere yansımalıdır.

47

Yanıltıcı bilgi-

nin iletişim vasıtaları

48

ve açıklamanın yapıldığı zaman dilimi de dik-

kate alınması gereken hususlardandır. Suç oluşturan fiiller sözleşme

öncesinde olabileceği gibi sonrasında da olabilir.

49

Bir ürün ya da hizmet hakkında kullanılan “en iyi” “süper” “lüks”

gibi ifadelerin bu suçu oluşturup oluşturmadığı da önem taşımaktadır.

Bu gibi ifadeler de gerçek dışı ve yanıltıcı olup, hedef kitleyi, özellik-

tescil ettirdiği, davalının reklam, ilan ve tanıtım broşürlerinde davaya konu ürün

özellikleri hakkında açıklama yapıldığı, davalının üretip sattığı kiremidin teknik

standartlara ve hukuki normlara uygun olduğu, yine davalının ürün adı olarak

kullandığı “Braas Kiremit”in tescilli marka olduğu, ürün adı olarak kullanılan

“Braas Kiremit”e “beton” sıfatının eklenmemiş olmasının aldatıcı reklam olarak

değerlendirilemeyeceği, kiremit kavramını klasik sözcük anlamı (kilden, balçık-

tan mamul levha) dışındaki açılımlara kapalı şekilde tanımlamada ısrar etmenin

iktisadi ve ticari yaşamın gelişme dinamiklerine uygun bir yorum tarzı olarak mü-

talaa edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde

dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön

bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.” ,

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 2005/8736 E., 2006/11695 K., 14.11.2006.

44

Bornkamm, a.g.e., kn. 2. 110.

45

Bornkamm, a.g.e., kn. 2. 204

46

Dreyer, a.g.e., kn. 23.

47

Oruç, a.g.e., s. 35.

48

Sosnitza, a.g.e., kn. 126.

49

Bornkamm, a.g.e., kn. 2. 26;