Previous Page  338 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 338 / 561 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (124)

Yunus Emre YILMAZOĞLU

337

Dolayısıyla kanun koyucunun ek 1. maddede yer alan “

213 sayı-

lı Vergi Usul Kanunu’nda yer alan vergi mahkemelerinin görevlerine ilişkin

hükümler

” ifadesi ile saklı tutmak istediği hükümler, vergi yargılama

hukukunun kendine has özelliklerine göre

39

düzenlenmiş bu kurallar-

dır. Bir başka ifadeyle kanun koyucu, vergi kabahatlerini KK kapsamı

dışına çıkarmaya çalışmamakta, aksine vergi yargılama hukukuna

kendine has kurallarını vergi yaptırımlarına ilişkin davalarda koru-

mayı amaçlamaktadır.

40

Ayrıca gerekçede vergi cezaları açısından uygulanmaması öngö-

rülen düzenlemelerin KK’nin “usule ilişkin hükümleri” olduğu vurgu-

lanmaktadır. KK’nin genel hükümlerinin hepsinin yargılama usulüne

ilişkin olduğunu ileri sürmek güçtür. Örneğin Kabahatler Kanunu’nun

“Genel Hükümler” üst başlıklı “Birinci Kısmı”nın, “Kabahatten Dola-

yı Sorumluluğun Esasları” başlıklı “İkinci Bölümü”nde yer alan ka-

bahatin ihmali davranışla işlenilmesi, kast veya taksir, iştirak gibi

kavramlara ilişkin düzenlemeleri yargılama hukuku ile ilgili olmayan

uyuşmazlığın esasına ilişkin kurallardır. Dolayısıyla gerekçede yer ve-

VUK’da yer alan hükümler”dir. Dolayısıyla, KabhK ek md.1, VUK’un “vergi da-

vaları” başlıklı Beşinci Kitabı’nda yer alan md. 377 (vergi mahkemesinde dava

açmaya yetkili olanlar), md.378 (dava konusu) ve mük. md.378’i (inceleme ele-

manları ile mükellefin mali müşaviri veya muhasebecisinin vergi davasında din-

lenmesi) saklı tutmaktadır.” (Yavaşlar, “Vergi Suç ve Kabahatleri…”, s:2841)

39

Örneğin vergi yargılama hukukunun kendine has özelliğinin ortaya çıktığı alan-

lardan biri sübjektif dava ehliyetidir: “vergi davaları için, özel bir yargılama

usulü kuralı getiren VUK’nun 377’nci maddesinin, dava açmaya yetkili olanları

açıkça belirlemesi karşısında, sayılan kişilerin genel yargılama usulü kuralı olan

İYUK’nun 2 nci maddesine göre menfaatlerinin ihlal edilip edilmediği araştırıla-

maz.” (Akkaya, age., s:196)

40

“KabhK ek md.1’de, “VUK’daki hürriyeti bağlayıcı ceza ile cezalandırılamayan

eylemlere ilişkin hükümlerin saklı tutulduğu” yorumuna yol açacak tek bir kelime

dahi yer almamaktadır… Eğer vergi kabahatleri KabhK’nun dışında bırakılmak

istenseydi, bu durumda “VUK’da yer alan vergi mahkemelerinin görevlerine iliş-

kin hükümler saklıdır” değil, aksine “VUK’da yer alan vergi kabahatlerine ilişkin

hükümler saklıdır” denilirdi.” (Yavaşlar, “Vergi Suç ve Kabahatleri…”, s:2842);

Ek 1. madde “Kabahatler Kanunu’nun idari nitelikli vergi suç ve cezaları bakımın-

dan geçerli olduğunu, hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya koymak-

tadır. Çünkü, eğer vergi ziyaı suçu ile usulsüzlük suçları bu Kanun kapsamında

olmasalardı, bunlar bakımından, KabhK md.27, f.1’de öngörüldüğü şekilde sulh

ceza mahkemelerinin değil de, vergi mahkemelerinin görevli olduklarına dair bir

istisna hükmü getirilmesine ihtiyaç olmazdı. Zaten kanun kapsamında olmayan

bir kabahat türüne ilişkin olarak ortaya çıkacak uyuşmazlıkların yargısal rejimine

ilişkin istisnai bir düzenleme konulmasına gerek yoktur.” (Yavaşlar, “Vergi Ceza

Hukuku’ndaki…”)