

TBB Dergisi 2016 (124)
Hakan ALBAYRAK / Serkan AĞAR
453
kısmen veya tamamen karşılamadığını gösteren geçici veya kesin aciz
belgesi yer almaz.
73
Ancak, uyuşmazlık konusu edilen durumlarda,
mahkemenin, tahsil dairelerinden amme alacaklarının ne şekilde tah-
sil edilemediğinin ispat edilmesini talep etmesi mümkündür. Alacaklı
amme idaresi, amme alacağının tahsil edilmediğini, borçlunun hac-
zedilebilen başka bir malı bulunmadığını belirleyen haciz tutanağı ve
6183 sayılı Kanun’un 75. maddesine göre düzenlenen aciz fişi ile bel-
gelendirebilecekleri gibi, mal bildiriminde bulunulmadığını da delil
olarak gösterebilir.
74
Genel icra hukuku kapsamında açılan tasarrufun iptali davala-
rında İİK’nın 277. maddesi çerçevesinde borçlu hakkında alınmış olan
geçici veya kesin aciz belgesinin (vesikasının) bulunması dava ön
şartı olmasına rağmen, kamu icra hukukundan kaynaklanan tasar-
rufun iptali davalarında aciz belgesine gerek yoktur. Zira 6183 sayılı
Kanun’da aciz belgesi ibrazını zorunlu kılan bir hüküm yoktur.
75
An-
cak amme borçlusunun aciz halinin belirlenmesi bakımından 6183
sayılı Kanun’un 75. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, yapılan
takip sonunda borçlunun haczedilebilir malı olmadığı veya hacze-
dilen malların satış bedeli borcu karşılamadığı takdirde, borçlu aciz
halinde sayılır.
76
Tasarrufun iptali davası açılabilmesi için aciz belge-
sinin varlığı dava şartı değil ise de, süresinde mal beyanında bulu-
nulmaması, haczedilebilir malının bulunmadığının belirtilmesi veya
beyan edilen veya resen belirlenen malların takdir edilen kıymetle-
rine göre borca yetmeyeceğinin anlaşılması halinde,
77
amme borçlu-
sunun aciz halinde olduğu kabul edilmelidir.
78
Amme borçlusunun
haczedilen taşınır mallarının borcunun tamamını karşılamadığını
73
“6183 sayılı Kanun’un 24 ve ardından gelen maddelerinde İİK’nın 277. maddesin-
de olduğu gibi aciz vesikası ibrazını zorunlu kı
l
an bir hüküm bulunmamaktadır.
Süresinde mal beyanında bulunmayanlar ile haczi kabil malı olmadığını bildiren
ya da beyan ettiği malın takdir edilen kıymetlerine göre borca yetmediği anlaşılan
kamu borçlularının aciz halinde oldukları kabul edilerek iptal davası açılabilir.”,
Yargıtay (15). Hukuk Dairesi’nin 24/06/2003 tarih ve 2003/1643-3472 Karar sayılı
kararı.
74
Savaş, H. H.: Kamu Alacaklarında İptal Davası (II).
Mükellefin Dergisi
2000, S. 87, s.
121-129, s. 125.
75
Çoşkun, s. 260-261
76
Karakoç, Kamu İcra Hukukunda Tasarrufun İptali Davası, 2009, s. 387.
77
Yarg. (15). HD, 27.09.2005, 2005/2722-5004.
78
Karataş, İ./ Ertekin, E.: Tasarrufun İptali Davaları. Ankara 1998, s. 319.