Previous Page  519 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 519 / 561 Next Page
Page Background

Uluslararası Hukuk Açısından Sığınma, Göç, Nüfus Mübadelesi Vatansızlık...

518

bünyesinde kaleme alınan sınıraşan akarsuların ulaşım dışı amaç-

larla kullanılmasına ilişkin taslak maddelerin kabulü amacıyla

toplanan diplomatik konferansta bir oydaşma sağlanamamıştı.

Sözleşme’nin imzaya açılmasından sonraki sürede,

d

.

1982 yılında uluslararası düzlemde öne çıkan çevre korunması so-

runu içinde su hakkı

1982

yılında Rio de Janeiro

Dünya Çevre

ve Kalkınma Zirvesi

’nde kabul edilen

Bildirge

ve

Gündem 21

başlıklı eylem planında yer aldı. Böylece, her devletin, egemenliği

altındaki yerlerde bulunan doğal çevre ve doğal kaynakları sür-

dürülebilir biçimde kullanması ilkesi kabul edildi ve giderek ya-

şama geçirildi. Su, devletlerin, tek başlarına ya da işbirliği halinde,

“yoksulların temiz su ve hijyen altyapısına (

sanitation

) erişimini

sağla”mak

55

ilke olarak kabul edildi. Koşut biçimde,

1994

yılında

Kahire

’de toplanan

Nüfus ve Kalkınma Konferansı’

nda kabul

edilen

Bildirge’

de, insanın, “sürdürülebilir kalkınma kaygısının

temelinde yer aldığından, doğayla uyum içinde, sağlıklı ve üret-

ken bir yaşam sürmek, kendisi ve ailesi için yeterli gıda, giyim,

ev, su ve hijyen altyapısı da dahil, yeterli yaşam koşullarına sahip

olma hakkı” bulunduğu belirtilmişti

56

.

e

.

Özetlenen belgeler ve çabalar sonucunda BM Genel Kurulun-

da “herbir devletin, herkesin ulaşılabilecek en yüksek fiziksel ve

zihinsel sağlık standardına sahip olma hakkını kabul et”mesi

dolayısıyla, devletlerin, ölü doğum, bebek ölümü oranlarını dü-

şürmek, çocukların sağlıklı biçimde gelişmesini sağlamak üzere

gerekli önlemleri alacakları, çevre ve endüstrideki sağlık koşulla-

rının iyileştirilmesi, salgın, yöresel, mesleki ve diğer hastalıkların

55

Ne var ki, Dünya Çevre ve Kalkınma Zirvesi’nde kabul edilen Bildirge ve Gün-

dem 21’in içeriği ile şimdi insan hakları antlaşmalarına dayanılarak geliştirilen

bir “su hakkı”na dayanılarak, su bakımından varsıl olan devletlerden ellerindeki

su fazlasını su yoksulu devletlere vermesinin istenemeyeceği tartışmasızdır. Bu

bağlamda, örneğin su kaynakları çok oluğu bilinen Kanada, A.B.D. İsviçre gibi

devletlerin sözkonusu karar tasarıya ortak sunucu olmadıkları görülmüştür.

56

2. İlke’nin İngilizcesi şöyledir: “Human beings are at the centre of concerns for

sustainable development. They are entitled to a healthy and productive life in

harmony with nature. People are the most important and valuable resource of any

nation. Countries should ensure that all individuals are given the opportunity to

make the most of their potential. They have the right to an adequate standard of

living for themselves and their families, including adequate food, clothing, hou-

sing, water and sanitation”.