Previous Page  141 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 141 / 417 Next Page
Page Background

Yeni Bir Yetkilendirme (İmtiyaz) Sözleşmeleri Kanunu Yapılmasına Mutlak Bir Gereksinim Vardır

140

olarak çıkartılması gereken kanunda devletin egemenlik yetkisinin

kullanılması niteliğinde olan kamu hizmetlerinin özel sektöre devre-

dilmeyeceği esası kabul edilmeli ve bu esasın yerel yönetimler açısın-

dan da geçerli olduğu anlayışı benimsenmelidir.

106

VII. Avrupa Birliği Normlarına Uyum Gereksinimi

Avrupa Birliği seviyesinde imtiyaz sözleşmelerinin ihalesi süre-

cinde açık kuralların bulunmaması, hukuksal belirsizlik doğurmuş,

hizmetlerin serbest dolaşımına güçlük çıkarmış ve Avrupa iç piyasa-

sının işlevinde çeşitli sapmalara yol açmıştır. Bunun sonucunda ise

özellikle küçük ve orta ölçekli işlemeler olmak üzere ekonomik aktör-

ler iç piyasada hak kaybına maruz kalmışlar ve önemli iş fırsatlarını

106

Geçmişte Adana Belediyesi emlak vergisinin “beyan kabulü, tahakkuk, tahsilat,

asgari beyan kontrolü, gecikme cezası, kaçakçılık, dava takibi, icra takibi” işlerini

Devlet İhale Kanunu Kanununa göre pazarlık usulü ile bilgisayarlı bir yüklenici-

ye ihaleye vermiştir. Bkz. Kamu Hizmeti İmtiyazından “Yap-İşlet-Devret” Mo-

deline, s. 322. Bir kamu tüzel kişiliğine sahip olan belediyenin emlak vergisiyle

ilgili işleri özel bir firmaya devretmesi tüzel kişilikten doğan egemenlik yetkisinin

açık bir ihlali niteliğindedir. Ayrıca, yukarıda belirttiğimiz gibi üzere bir kamu

hizmetinin özel sektöre devredilebilmesi için Türk hukukunda her zaman için

açık bir yasal dayanak gerekmiştir. Adana Belediyesi emlak vergisiyle ilgili iş-

leri özel kesime devrettiği 1985 yılında yürürlükte bulunan 1580 sayılı Belediye

Kanunu’na da açıkça aykırıydı. Zira söz konusu kanunun hiçbir yerinde vergi

toplama işinin özel sektöre devredilebileceğine dair bir kayıt bulunmamaktaydı.

Çıkartılması gereken imtiyazla ilgili kanunda özellik devletin egemenlik yetkisin-

den kaynaklı işlerde özel sektöre devrin geçerli olmayacağı esası benimsendikten

sonra aynı esasların yerel yönetimler için de geçerli olacağının kabul edilmesi ge-

rekir. Konu oldukça önemli olduğu için ilave bir takım açıklamaların yapılma-

sı uygun olacaktır. İmtiyaz sözleşmeleri, belirli usul ve şekil kurallarına uygun

olarak İdare tarafından önceden yapılan şartnamelere dayanırlar. Bu şartnameler

sözleşme konusuna ilişkin olarak gerekli düzenlemeleri içerirler. Krş. T.B. Balta,

İdare Hukukuna Giriş, TODAİE Yayınları, No: 117, Ankara 1968-1970, s. 194. Bu

bağlamda şartname, imtiyaz sözleşmelerinin ekinde yer alan ve İdare tarafından

tek yanlı olarak hazırlanan belirli tiplerdeki matbu metinlerdir. Fransa’da günü-

müzde bayındırlık işlerinin tamamına ilişkin kısmında sözleşmenin ancak tek

tip şartnamelerle yapılacağı kanunda belirtilmiş ve bu şartnamelerin, bakanlıkça

onaylanmış şekilleriyle uygulanacağı esası benimsenmiştir. Nitekim Fransa’da

yerel yönetimlerin imtiyaz sözleşmeleri için yaptıkları şartnameler, ancak belirli

modellerde olabilmektedir. Bkz. C. Erkut, İptal Davasının Konusunu Oluşturma

Bakımından İdari İşlemin Kimliği, Tıpkı Basım, Danıştay Yayınları No: 51, Ankara

2015, s. 54, 71. Bu bağlamda imtiyaz işleri hakkında çıkartılması gereken kanunda

imtiyaz yoluyla yürütülemeyecek kamu hizmetleri teker teker sayılmalı ve Adana

Belediyesinin yapmış olduğu türden hukuka aykırılıkları önleyebilmek için yerel

yönetimlerin imtiyaz yoluyla iş yapabilmesi İçişleri Bakanlığının önceden hazırla-

yacağı tip şartnamelere dayanmalı ve imtiyaz sözleşmesinin ancak İçişleri Bakan-

lığının onayıyla geçerli kazanabileceği esası benimsenmelidir.