

TBB Dergisi 2016 (125)
Emek BAYRAK
51
ya da “İtalyan Okulu” gibi isimlerle anılan pozitif okulun kurucusu,
Lombroso’dur. Pozitif okulun diğer temsilcileri; Garofalo ve Ferri’dir.
33
Pozitif okul, suçlunun sosyal tehlikeliliğine gönderme yapmış, suç
yerine somut suçluyu, ödetici ceza yerine emniyet tedbirlerini esas
almıştır. Buna göre; ceza toplumun korunmasını sağlayan bir araçtır.
Pozitivistler, kefaret anlayışına da karşı çıkmışlardır. Onlara göre; ceza
kefaret ve intikam değildir. Devlet, kefareti gerçekleştiremez; cezayla
sadece kendini korur.
34
Pozitif Okul, suçu ve suçluluğu determinist bir görüşle ele almıştır.
Buna göre, irade özgürlüğü görüşü temelsizdir. Yaşamın her alanında
egemen olan gerekircilik (determinizm), insan fiil ve hareketleri için
de geçerlidir. Aksini iddia etmek, bilime aykırıdır. Bu nedenle; suçlular
özellikle doğuştan suçlular irade ve hareketlerinde özgür olmadıkları
için, ceza tehdidinin kendileri üzerinde bir etkisi yoktur. Bu nedenle;
ceza bir önleme tedbiri olmadığı gibi, ıslahı da gerçekleştirmez. An-
cak; suç işleyenlerin manevi sorumluluğu olmasa da; toplum içinde
yaşadıkları, ona zarar verdikleri, tehlikeli oldukları için kanuni, baş-
ka bir deyişle sosyal sorumlulukları vardır. Bu nedenle; pozitif okul,
toplumun kendisine zarar verenlere karşı; savunma önlemlerine baş-
vurmaya hakkı olduğunu savunur. Pozitif düşünceye göre toplumun
korunması, ceza vermek hakkının temelini oluşturmaktadır.
35
Pozitif
Okul’un hem “tehlike”ye yaptığı vurgu, hem de suça ve suçluluğa iliş-
kin görüşlerinin, iktidarların yargı pratiklerinin patolojik bir bakışla
şekillenmesine teorik katkı yaptığını söyleyebiliriz.
Suçluların ıslah edilebileceğine dair düşünceyse, eleştirilere rağ-
men 1960’lı yıllara kadar etkili olmuştur. Islahın, suçlunun yeniden
sosyalleşmesinde devlete görevler yüklediği ve sosyal devlet ilkesine
de uygun olduğu savunulmuştur. Ancak hapishane merkezli modele
karşı radikal eleştiriler yöneltilmiştir. Eleştirilerde; hapishanenin insa-
nın fiziksel bütünlüğüne ve onuruna aykırı olduğu tezi ağırlıklı olarak
işlenmiştir.
36
33
Nur Centel, Türk Ceza Hukukuna Giriş, İstanbul: Beta Yayınevi, 2001, s.30
34
Nevzat Toroslu, “Ceza Hukukunda Okullar”.
Prof.Dr.Nurullah Kuntere’e Arma-
ğan, İstanbul, 1998, s.368
35
Tahir, s.40-41
36
Klaus Günther, “Ceza İnfaz Hukukunun İnsan İmgesi”, Çev: N. Pala, İnfaz Hu-
kukunun Sorunları Sempozyumu, Ankara: Goethe Instıtut-Başkent Üniversitesi,