Previous Page  134 / 393 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 134 / 393 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (126)

Recep DOĞAN

133

luğunun suçun işlenmesine yardım niteliğinde değerlendirildiği,

17

ka-

rarın alınış şekline ilişkin olarak da akrabaların hayatın olağan akışına

aykırı olarak, maktulenin veya maktuleyle duygusal yakınlığı olan ki-

şilerin (kız kardeş vs.) yanında ölüm kararı alamayacakları

18

hususla-

rı Yargıtay tarafından da kabul edilmekte olup bu düşüncenin kendi

içinde tutarsızlıklar barındırdığı açıktır.

Bununla beraber maktulün öldürülmesi yönünde aile meclisinde

alınacak karar, suçun ancak ayırt edici bir özelliği olabilir ve iştirak

hükümlerinin uygulanması açısından önem arz eder. Bunun dışında,

bu kararın suçun unsuru olarak ele alınması ve yorumlanması müm-

kün değildir.

19

Töre saikine ilişkin bu yorumunda Yargıtay, töre cinayetlerini na-

mus saikiyle işlenen cinayetlerin özel bir biçimi olarak görmekte ve

suç işleme kararının alınış biçimine vurgu yaparak cinayetin kolektif

bir iradenin ürünü olması gerektiğini varsaymaktadır. Bu ise, töre sai-

kiyle işlenen cinayetlerin, birey ve bireysellik gibi kavramların kısmen

geri planda kaldığı Kürtlere özgü bir sorun olduğu algısı yaratmakta-

dır.

20

Oysa sadece iştirak hükümlerinin uygulanması açısından önem

arz eden bir hususu suçun unsuru sayan bu yorum, gerçeği yansıtma-

dığı gibi, kadına karşı şiddetin en kötü tezahüründen başka bir şey

ifade etmeyen bu cinayetleri “namus” ve “töre” şeklinde kategorileşti-

rerek belli bir etnik veya kültürel kimlik ile ya da dinle ilişkilendirmek

de mümkün değildir.

Nitekim Yargıtay 1. Ceza Dairesi de bu görüşünde ısrar etme-

miş, suç işleme kararının kolektif bir iradenin ürünü olmadığı, birey-

sel bir karara dayanarak işlenen öldürme suçlarında da töre saikinin

17

Yargıtay

1.CD

.’nin 24.01.2008 tarihli kararı ile onanan Gaziantep 3.ACM.’ nin

15.09.2006 tarih ve 2005/452 E, 2006/245 K sayılı kararı.

18

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.11.2013 tarih ve 2013/1-355 E, 2013/456 K sa-

yılı kararı:

“Aile meclisinin ölüm kararı vermek için, ablası ile duygusal yakınlığı olan 14

yaşındaki Dilek ile birlikte toplanması, kararın onun yanında açıklanması hayatın

olağan akışına aykırıdır. Dayı olan sanıkların eylemi gayri ahlaki yaşantısı bu-

lunan ablasının etkisinden kurtulması, aynı yaşantı tarzını benimsememesi için

Dilek’i tehdit etmekten ibarettir.”

19

Sancar, 2013, s.260.

20

Ertuğrul Özkök “Asıl Kürt Sorunu Bu”, Hürriyet, 14 Haziran 2006; Aydın Fındık-

çı, Töre Cinayetleri Kürt Kültürünün Bir Parçası (mı)?, İmaj Yayınları, Ankara,

2010.