Previous Page  189 / 393 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 189 / 393 Next Page
Page Background

Düzenleyici İşlemin Konusunun Gayrımeşru Olması

188

geçirilmesi amaçlanır.

50

Diğer yandan, normlar hiyerarşisindeki dü-

zenleme soyuttan somuta doğru kademeli bir sistem içermektedir. Öğ-

retide de türevsel bir yetki

51

olarak kabul edilen idarelerin yasa kural-

50

Yönetmelik yoluyla düzenleme yapılmasını öngören bir yasa kuralı olmasa da,

idarenin, dayanağı yasada bulunmak ve genel esasları yasada gösterilmek kay-

dıyla ve “üst hukuk kurallarına aykırı olmamak” koşuluyla, görev alanını ilgilen-

diren her konuyu yönetmelikle düzenleyebileceği de kabul edilmelidir. Danıştay

10. Dairesi 2009/3329 Esas., 2011/52 Karar sayılı İlamı.

Türk Hukukunda düzenleme yetkisi kaynağını ve hukuksal dayanağını Anaya-

sada bulmaktadır. Bu bağlamda, Yürütme Organının düzenleme yetkisi Yasama

Organının çizdiği sınırlar içinde ve kanunlara aykırı olmamak kayıt ve şartına

bağlı olarak gerçekleşebilir. Düzenleme yetkisinin genelliği, ancak bu ilkenin be-

lirlediği çerçevede kabul edilebilir. Danıştay 7. Dairesi 2001/337 Esas., 2002/3092

Karar sayılı İlamı.

Yasa koyucu; düzenleyeceği konularda genel prensipleri belirler ve bunun uy-

gulanmasını yürütmeye, başka bir ifadeyle idarelere bırakır. Bu asli düzenleme

yetkisinin Yasama organına ait olmasının doğal bir sonucudur. Ancak, idarelerin

düzenleme yetkisi yasama organının çizdiği sınırlar içinde ve “üst hukuk norm-

larına aykırı olmamak kayıt ve şartına bağlı” olarak gerçekleşebilir. Danıştay 8.

Dairesi 2009/6153 Esas, 2012/5189 Karar Sayılı İlamı.

51

Lütfi Duran, s. 39; Kaya Burak Öztürk, s. 126; Özerk düzenleme yetkisi bakımın-

dan önemli olan husus, 1982 Anayasası’ndaki (m. 8) yürütme “yetkisi ve görevi”

nin, “kanunlara uygun olarak kullanılması” zorunluluğunun, 1961 Anayasası’nın

(m. 6) yürütme “görevi” için koyduğu “kanunlar çerçevesinde yerine getirme”

kaydından daha kısıtlayıcı ve daraltıcı olduğudur. Gerçekten, bir düzenlemenin

üst kurallara “uygun olarak” yapılması, “aykırı olmayarak” gerçekleştirilmesine

oranla daha sıkı bağımlılığı ve hatta bir tür kanun hükümlerini “yinelemeyi” ge-

rektirir. Oysa, yürütme görevi “kanunlar çerçevesinde yerine getirilirken” yapılan

düzenlemenin üst kurallarla “bağdaşması” yeterli sayılır. Yani söz konusu yet-

ki, daha serbestçe kullanılabilir. Nitekim, tüzük (m. 115) ve yönetmeliklerle (m.

124) yapılan olağan düzenlemeler sadece “kanunlara aykırı olmamak” koşuluna

bağlanmıştır. Şu halde “kanunlara uygun olarak kullanılabilecek” olan yürütme

yetkisi, özerk düzenleme gücünü içermez; ancak türevsel ve bağımlı düzenleyici

işlemler yapılmasına olanak verir. Lütfi Duran, s. 38-39.

Yürütmenin düzenleme yetkisi, sınırlı, tamamlayıcı ve bağımlı bir yetkidir. Ana-

yasada kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda, konunun temel esasları

kanunla belirlenmek koşuluyla, uzmanlık ve teknik konular genel düzenleyi-

ci işlemlerle yürütmenin düzenleme yetkisine bırakılabilir. Mustafa Avcı, s. 11.

Anayasa Mahkemesine göre de; Yasama organınca temel kurallar belirlendikten

sonra, “uzmanlık ve yönetim tekniğine ilişkin” hususların düzenlenmesi, idare-

ye bırakılabilir. Esasen Anayasa’nın 8. maddesinde yer alan, “yürütme yetkisi ve

görevi Anayasa’ya ve kanunlara uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir” hük-

münün anlamı da budur. Yürütme organına tanınan yetkinin Anayasa’ya uygun

olabilmesi için sınırlı, ilkeleri ve çerçevesi kanun ile belirlenmiş ve uzmanlık ve

yönetim tekniğine yönelik bir konuya ilişkin bulunması gerekmektedir. Bu bağ-

lamda, sık sık değişik önlemler alınmasına veya bunların kaldırılmasına gerek gö-

rülen ekonomik, teknik veya benzeri alanlarda temel kurallar saptandıktan sonra

ayrıntıların düzenlenmesinin idareye verilmesi, yasama yetkisinin devri olarak

nitelendirilemez.

Anayasa Mahkemesi Kararı, 10.12.1962 Gün ve 1962/198. Esas 1962/111 Karar