Sayi126

Düzenleyici İşlemin Konusunun Gayrımeşru Olması

192

ten itibaren hükümsüz kılar ve uyuşmazlık halinde hakim, işlemin

yokluğunu saptamakla yetinir.

Anayasa Mahkemesine göre; “Yokluk; bir normun var olmadığı-

nın ifadesidir. Yasalar bakımından, Parlamento iradesinin olmama-

sı, Cumhurbaşkanının yayımlama iradesinin bulunmaması, Resmi

Gazete’de yayımlanmaması gibi

bir normun varlığı için zorunlu olan

koşulları içermediği sürece “bir varlıktan” söz etmek olanaksızdır.

Ancak, bunun dışındaki sakatlıklar, denetime tabi oldukları sürece,

Anayasal denetimin konusunu oluşturabilirler.

” Anayasa Mahkeme-

Anayasa Mahkemesi Kararı, 1996/51 Esas, 1998/17 Karar sayılı İlamı. (Mustafa

Bumin’in Muhalefet Şerhi)

Resmi Gazete’de hangi yönetmeliklerin yayımlanacağı 3011 sayılı; “Resmi

Gazete’de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanun” a göre belirlen-

mektedir. Kanuna göre; Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzelkişilerinin; işbir-

liğine, yetki ve görev alanlarına ait hükümleri düzenleyen, kamu personeline ait

genel hükümleri kapsayan, kamuyu ilgilendiren Yönetmelikler Resmi Gazete’de

yayımlanır. Ancak, milli emniyet ve milli güvenlikle ilgili olan ve gizlilik derecesi

taşıyan yönetmelikler yayımlanmaz. Mahalli idarelerce düzenlenen ve bu idare-

lerin yetki ve görev alanlarına giren yönetmelikler, mahallinde çıkan gazete veya

diğer yayın yolları ile ilan olunur. Kanun’un bu açık hükmüne rağmen pek çok

kamu kurum ve kuruluşu tarafından, Resmi Gazetede yayımlanması gereken yö-

netmeliklerin yayımlanmadığı görülmektedir. Örneğin; TÜBİTAK Araştırma ve

Yayın Etiği Kurulu Yönetmeliği (AYEK Yönetmeliği); bu şekilde bir yönetmeliktir.

3011 sayılı Kanun’a göre bir kamu tüzel kişiliği olan TÜBİTAK tarafından çıkarıl-

masına ve kamuyu ilgilendiren bir Yönetmelik olmasına rağmen Resmi Gazetede

yayımlanmamıştır. Oysa bu Yönetmelik, kamu kaynaklarının dağıtımını ilgilen-

diren bilimsel projelerin etik açıdan değerlendirilmesi ile ilgili hususları içeren,

üstelik etik/disiplin suçu ve bu suçlara uygulanacak müeyyideleri belirleyen, tüm

Türkiye genelinde uygulanan ve çoğunlukla muhatapları; ülke genelindeki tüm

üniversitelerde çalışan öğretim elemanları olan bir Yönetmelik olmasına rağmen

Resmi Gazete’de yayımlanmadan yürürlüğe sokulmuştur. Oysa bu yönetmelikle

benzer hususları düzenleyen ve katta daha dar kapsamlı da olan; (“Deneysel ve

Diğer Bilimsel Amaçlar İçin Kullanılan Deney Hayvanlarının Korunması, Deney

Hayvanlarının Üretim Yerleri İle Deney Yapacak Olan Laboratuvarların Kuru-

luş Çalışma Denetleme Usul Ve Esaslarına Dair Yönetmelik”, “Hayvan Deneyleri

Etik Kurullarının Çalışma Usul Ve Esaslarına Dair Yönetmelik”, “Gıda Kontrol

Laboratuvarlarının Kuruluş, Görev, Yetki ve Sorumlulukları İle Çalışma Usul

Ve Esaslarının Belirlenmesine Dair Yönetmelik”, “Klinik Araştırmalar Hakkında

Yönetmelik” gibi) pek çok Yönetmelik Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe

girmekte iken TÜBİTAK tarafından çıkarılan TÜBİTAK Araştırma Ve Yayın Etiği

Kurulu Yönetmeliği (AYEK Yönetmeliği) nin Resmi Gazetede yayımlanmaması

büyük bir eksikliktir. Bu Yönetmelik esas alınarak tesis edilen pek çok işlemin;

özellikle de disiplin suç ve cezalarına ilişkin işlemlerin hukuki dayanakları tartış-

malıdır.

Anayasa Mahkemesi Kararı, 2.7.2007 Gün Ve 2007/72 Esas, 2007/68 Karar sayılı

İlamı , Anayasa Mahkemesi Kararı, 5.6.2008 Gün Ve 2008/16 Esas, 2008/116 Karar

sayılı İlamı.