Previous Page  153 / 437 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 153 / 437 Next Page
Page Background

AİHM ve Anayasa Mahkemesi Kararları Işığında Gizli Tanıklara Soru Sorma Hakkının ...

152

“Anayasa Mahkemesi, somut norm denetimi kapsamında AİHM

kararlarına da yollamada bulunmak suretiyle verdiği bir kararında;

muhakemenin bir bütün olarak adil olması şartıyla sanıktan gelecek

haksız müdahalelerden korunması için yeterli sebep mevcutsa tanığın

kimliğinin gizli tutulmasının mümkün olabileceğini, mahkûmiyet

kararının yalnızca kimliği açıklanmayan tanığın ifadesine dayandırı-

lamayacağı gibi bu ifadenin ağırlıklı rol oynayan delil konumunda da

olamayacağını, açık celse dışında verilen bu tarz ifadelerin ancak sa-

vunma için, tanığın ve ifadesinin inanılırlığını ve güvenilirliğini sor-

gulama fırsatını teminat altına alan telafi edici önlemlerin sağlanması

gerektiğini, savunma hakkı üzerindeki kısıtlamaların asgaride tutul-

muş olması ve bu kısıtlamaların tanığın korunmasını sağlamak için

gerekli olması gerektiğini, sanığın çıkarlarının ona karşı ifade veren

tanığın çıkarlarıyla dengelenmesinin zorunlu olduğunu belirtmiştir

(AYM, E. 2008/12, K.2011/104, K.T. 16.6.2011) (§66)

.

Anayasa Mahkemesi, CMK m. 58/3’te tanıklara soru sorma hakkı-

nın saklı tutulduğunu, bu kapsamda Tanık Koruma Kanunu m. 9/5’te

tanıklara soru sorma hakkının usulünün düzenlendiği ve m. 9/8’de

tedbir uygulanan tanığın beyanının tek başına hükme esas teşkil ede-

meyeceği; m. 9/10 fıkrasında madde hükümlerinin savunma hakkını

kısıtlayacak şekilde uygulanamayacağı; CMK m. 58/2’de kimliği giz-

li tutulan tanığın tanıklık ettiği olayları hangi sebep ve vesile ile öğ-

rendiğini açıklamakla yükümlü olduğunun düzenlendiği; ancak bu

kurallara uygun olarak alınmış tanık ifadelerinin CMK hükümlerine

göre duruşma sırasında hazır bulunanlar huzurunda verilmiş ifade

hükmünde olacağını; ancak bu şekilde sanığın adil yargılanma hakkı

ile tanığın ve yakınlarının korunması haklarının dengelenebileceğini

ifade etmiştir (§67).

Anayasa Mahkemesi AİHM’nin belirlediği ölçütlerden hareket

ederek 4 noktadan değerlendirme yapmıştır (§68).

1- Önce tanığın kimliğini gizlemek için makul gerekçeler olup

olmadığını incelemiştir bu kapsamda; başvuru formu ve ekli belgeler-

den tanığın kimliğinin neden gizlendiği hususunda gerekçe gösteril-

mediğini, tanığın saygınlığı, sabıka kaydı ve güvenilirliği hususunda

dosyada mevcut bir bilgi bulunmadığını tespit etmiştir (§69).

2- İkinci olarak tanığın ifadesi üzerinde değerlendirme yapmıştır.

Somut olayda, gizli tanığın beyanları soruşturma aşamasında Cumhu-