Previous Page  414 / 437 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 414 / 437 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (127)

Deniz AKÇAY

413

Kararda, soykırım inkârının “soyut” biçimde cezalandırılması

konusunda bir uluslararası örf ve âdet kuralının da oluşmadığı, BM

İnsan Hakları Komitesi, BM Ayrımcılığın Tasfiye Edilmesi Komitesi,

BM İfade Özgürlüğü’nün Geliştirilmesi ve Korunması BM Özel Ra-

portörü, Demokratik ve Adil bir Uluslararası Düzenin Geliştirilmesi

BM Bağımsız Uzmanı’nın görev alanlarında kabul edilen deklarasyon

ve tavsiye kararlarında da soykırım inkârının cezalandırılması konu-

sunda norm sayılabilecek açıklıkta bir düzenlemenin öngörülmediği

kaydedilmiştir.

51

e) Cezanın Ağırlığı

Bu parametre açısından da, Mahkeme, İsviçre mahkemeleri ta-

rafından başvurana uygulanan İCK’nın mükerrer 261. maddesindeki

yaptırımın bir ceza normu niteliğinde olmasının tek başına ciddiyet

(

gravité de l’ingérence/severity of the interference

) arzettiğini belirtmiştir.

52

Büyük Daire Kararının Sonuç Gerekçeleri

İfade özgürlüğüne AİHS’nin 10/2. maddesi uyarınca getirilebile-

cek “meşru” sınırlamaları tüm hukuksal, siyasal ve toplumsal özel-

likleri bakımından eksiksiz bir değerlendirmeye tabi tutan AİHM,

başvuranın ifadelerinin kamu yarararını ilgilendirdiğini, nefret veya

hoşgörüsüzlüğe çağrı niteliğini taşımadığını, ifadelerin kullanıldığı

ortamda kuvvetli bir gerginliğe yol açmadığını, İsviçre’nin tarihsel

geçmişiyle ilgili olmadığını, ceza niteliğinde bir yaptırımı gerektirecek

derecede Ermeni cemaatinin mensuplarının haysiyetine dokunmadı-

ğını, İsviçre’yi bu nitelikteki ifadeleri cezalandırmaya zorlayacak bir

uluslararası yükümlülüğünün bulunmadığını, mahkûmiyet kararının

başvuranın İsviçre’deki yaygın görüşlerden farklı bir görüş açıklama-

sında bulunmasına dayandığı izlenimini uyandırdığını, müdahale-

nin cezai nitelikte bir mahkûmiyet gibi ağır bir şekil almış olduğunu

dikkate alarak, Ermeni cemaatinin haklarının korunması açısından

müdahalenin demokratik bir toplumda zorunlu olmadığı sonucuna

varmıştır.

53

51

Perinçek, par.266-267.

52

Perinçek, par. 273.

53

Perinçek, par. 280,