Previous Page  249 / 545 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 249 / 545 Next Page
Page Background

248

Mülkiyetin Teminat Amacıyla İnançlı İşlemle Devri

rinde söz konusu olabilir.

62

Görüldüğü üzere, inançlı işlemlerin alanı

konu bakımından daha dardır.

Muvazaalı işlemlerin geçersiz olduğu ileri sürülerek istihkak da-

vası açılabilirken, inançlı işlemlerde bu yola gidilemez. Muvazaalı iş-

lemlerde, muvazaanın tespiti için açılacak dava veya açılmış bir da-

vada bu iddianın ileri sürülmesi herhangi bir süreye bağlı olmadığı

halde, inançlı işlemlerde inanç konusunun iadesine ilişkin bir talep

TBK.nın 146.maddesindeki 10 yıllık zamanaşımına tabidir.

63

Her iki işlem arasındaki diğer bir fark da icra ve iflas hukuku ala-

nında ortaya çıkar:

İnançlı işlemlerde tam hak teorisinin sonucu olarak inanılanın if-

lası halinde inanana masadan çıkarma hakkı tanınmaz. Burada ina-

nan sadece inanç konusu şeyin iadesine ilişkin şahsî talep hakkını

masaya kaydettirmekle yetinmek zorundadır.

64

Başka bir deyişle, ina-

nılanın iflası halinde inançlı işleme konu olan mal da inanılanın iflas

masasına girer; bu sebeple inanan, inançlı olarak devrettiği malvarlığı

değeri veya alacağı iflas masasından ancak bir iflas alacaklısı olarak

alabilir; dolayısıyla inanan isterse inanılana olan borcunu masaya öde-

yebilir isterse inançlı işlem konusu malvarlığı değerinin iflas idaresi

tarafından paraya çevrilmesini bekleyebilir.

65

Muvazaalı işlemlerde

ise, muvazaa üçüncü kişilere karşı ispat edilebildiği takdirde, devrala-

nın iflası halinde, hakkın gerçek sahibi kendisine ait şeylerin masadan

çıkarılmasını isteyebilir.

66

Her iki durum, alacaklıların (haciz yolu ile) icra takipleri yönünden

de farklı hüküm ve sonuçlar doğururlar. Muvazaalı ve inançlı işlemlere

konu şeylerin haczi halinde ise, muvazaalı işlemlerde muvazaa ispat

edilebildiği takdirde alacaklılar devrolunan şeyler üzerinde icra takibi

yapabilirler. Buna karşılık, inançlı işlemlerde, inanç konusu geçerli bir

sözleşme ile devredildiğinden, alacaklıların inanılanın malvarlığına

dâhil olan şeyi haczedebilmek için iptal davası açmaları gerekir.

67

62

Eren, s.381-382; Uygur, sh.194.

63

Özsunay, s. 225; Esener, s. 103-104; Özkaya, s. 992; ayrıca bkz. HGK, 15.04.2011 T.,

2011/13-14 E.; 2011/189 K.

(www.kazancı.com.tr,

erişim tarihi: 01.08.2016).

64

Özsunay, s. 225; Esener, s. 103-104.

65

Tuncer-Kazancı, s. 2825.

66

Özsunay, s.224; Esener, s. 103-104.

67

Özsunay s. 225; Von Tuhr, s.201; Özkaya, s. 992. Muvazaa ve inançlı işlemin icra