

252
Mülkiyetin Teminat Amacıyla İnançlı İşlemle Devri
2. Farklı Yönleri
Öncelikle bu iki işlem arasında çok temel bir farklılık mevcuttur.
Temsil tek taraflı bir hukuki işlem iken, inançlı işlemde iki taraflı bir
ilişki, sözleşme ilişkisi söz konusudur.
Dolaylı temsilde yapılan işlemin tüm hukuki sonuçları temsilciye
aittir. Temsilci, ikinci bir işlemle iktisap ettiği hakları temsil olunana
geçirme yükümlülüğü altındadır. Temsilci tarafından iktisap olunan
şeyin temsil olunana devredildiği ana kadar, dolaylı temsilcinin duru-
munun inanılana benzetilebileceği düşünülebilirse de, doktrinde bir
görüş
81
bu benzetmenin hatalı olacağını ifade etmektedir. Zira temsil-
ci devraldığı hakkı elinde tutmak ya da belli sınırlamalar dâhilinde
kullanmak gibi bir yükümlülüğe sahip değildir; yapması gereken bu
hakları vakit geçirmeden temsil olunana iade etmektir. Oysa inanılan
kendi ad ve hesabına hareket ederek belirlenen amaç ya da süre içinde
bizzat hakkın sahibi olur.
82
D. Kanuna Karşı Hile ve İnançlı İşlem
Kanuna karşı hilede, taraflar hukuk düzeninin yasakladığı hu-
kuki veya ekonomik bir sonucu elde etmek için, yapılması hukuken
onaylanan başka bir işlem yaparlar.
83
Bir diğer ifade ile, kanuna karşı
hile emredici bir kanun hükmünün emrettiği amaca bu hükmün uy-
gulanmasını ortadan kaldıracak başka bir yoldan erişmek demektir.
84
TMK. md.766’ya göre, başkasını zarara sokmak veya taşınır rehini ku-
rallarından kurtulmak için taşınır bir malı devreden kimse, bu malı
özel bir sebeple kendi zilyetliğinde tutmaya devam ederse, mülkiyetin
nakli sonuç doğurmaz. Dolayısıyla taşınır rehininin bu şekilde kurul-
ması kanuna karşı hile olarak kabul edilir ve geçerli olmaz.
Örneğin, malını B’ye rehnedip, kredi almak isteyen A, elinde tut-
mak istediği bir malını B’ye satar, sonra da onu B’den kiralar. Taraf-
lar A’nın satış bedeli adı altında aldığı parayı B’ye ödeyince kiracılık
durumunun ortadan kalkacağı, mülkiyetin tekrar A’ya devredileceği
konusunda anlaşırlar. Bu durumda mülkiyetin hükmen teslim yoluyla
81
Özsunay, s.236.
82
Uygur, s.196.
83
Eren, s.388; Öztürk, s.98.
84
Yavuz, s.93.