

333
TBB Dergisi 2017 (128)
Barış BAHÇECİ
5.2. Emredici Hukuk Kurallarına Aykırılık Açısından
Değerlendirme
TBK md 27’ye göre kesin hükümsüzlük sonucunu doğuracak bir
diğer neden, emredici hukuk kurallarına aykırılıktır. Belirtmek gere-
kir ki, genel kredi sözleşmelerinde bankalara borçlunun temerrüdü
halinde verilen tek taraflı faiz belirleme hakkı verilmesini doğrudan
yasaklayan emredici bir hukuk kuralı bulunmamaktadır. Bununla
beraber kişinin hak ve fiil ehliyeti ile özgürlüğünden vazgeçemeye-
ceğini düzenleyen TMK md 23 kapsamında bir değerlendirme yapıl-
ması mümkündür. Ancak TBK md 27’de ki
şilik haklarına aykırılık
,
emredici hukuk kurallarına aykırılıktan ayrı bir neden olarak düzen-
lenmiştir. Bu nedenle konunun bağımsız olarak düzenlenen kişilik
haklarına aykırılık başlığı altında incelenmesi gerekecektir. Buna göre
kişilik haklarına aykırı nitelikteki bir sözleşme hükmü, dolaylı olarak
aynı zamanda emredici hukuk kurallarına da aykırı olacaktır.
68
5.3. Kişilik Haklarına Aykırılık Açısından Değerlendirme
1982 AY md 12, soyut olarak herkesin kişiliğine bağlı, dokunul-
maz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve özgürlüklere sahip oldu-
ğunu düzenlerken, TBK md 27 bu hükmü sözleşmeler hukuku açısın-
dan somutlaştırarak kişilik haklarına aykırı sözleşmelerin hükümsüz
olacağını düzenlemektedir. “
Kimse özgürlüklerinden vazgeçemez veya on-
ları hukuka ya da ahlâka aykırı olarak sınırlayamaz
” hükmünü içeren TMK
md 23/2 de AY md 12’nin norm alanı çerçevesinde bir somutlaştırma
işlevi üstlenmektedir.
Öte yandan kural olarak her sözleşmenin, tarafların kullanabile-
cekleri haklar için bir sınırlama getirdiği ve bazı hususlarda sözleş-
menin karşı tarafına tek taraflı inisiyatif kullanma hakkı tanımasının
mümkün olabildiği düşünüldüğünde, TMK md 23/2’nin hangi haller-
de uygulanabileceği sorusu akla gelir. Eldeki sorun özelinde, TMK md
23/2 hükmünde geçen “ahlaka aykırılık” ölçütüne başvurulması an-
lamlı değildir. Zira ahlaka aykırılık TBK md 27’de zaten vardır. Aynı
şekilde hukuka aykırılık da eldeki sorun açısından somut bir çerçe-
ve çizmemekte, TBK md 27’de yer alan diğer ölçütlere aykırılık zaten
68
Nil Karabağ Bulut, Medeni Kanun’un 23. maddesi Kapsamında Kişilik Hakkının
Sözleşme Özgürlüğüne Etkisi, 12 Levha, İstanbul 2104, s. 15