

99
TBB Dergisi 2017 (129)
Özen KAYA GÖÇMEN / Ender DEDEAĞAÇ
Kanun’un yürürlüğe girmesiyle hem ceza hukuku alanında hem de
idare hukuku alanında birtakım sorunlar doğmuştur.
İdare tarafından ve idari usullerle gerçekleştirilen ve idari iş-
lem niteliğinde olan idari yaptırım kararlarının Kabahatler Kanunu
kapsamında değerlendirilmesi sonucu uygulamada pek çok konuda
tereddüt yaşanması nedeniyle, anonim şirketlerde yönetim kurulu
üyelerinin sorumluluğu ele alınırken de “idari yaptırım”lar nedeniyle
sorumluluk konusunun ayrıca ele alınması gerekmiştir.
İdari yaptırımlar, idarenin idari düzeni korumaya yönelik, birey-
lerin idari düzene aykırı davranışları nedeniyle idarece düzenlenen,
ilgililerin idareye karşı olan borç ve yükümlülüklerini yerine getirme-
lerini ve idarece konulmuş bulunan yasaklara uymalarını sağlamayı
amaçlayan kararlarından oluşmaktadır.
38
Öğretide
39
ve uygulamada
40
da idari yaptırım kavramının çeşitli tanımları yapılmıştır.
Anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerinin idari yaptırımlar-
dan sorumlu olup olmadıkları yahut da hangi idari yaptırımlardan ne
ölçüde sorumlu oldukları gibi konulara geçmeden önce idari yaptırım-
lar ile ceza yaptırımları arasındaki farkın ortaya konması gerekmekte-
dir. Bu yapılırken de ilk olarak amaçlarına bakılmalıdır.
38
Metin Günday, İdare Hukuku, 9. Baskı, İmaj Yayıncılık, Ankara 2004, s.214.
39
Örneğin İdari yaptırım; “Yasaların açıkça yetki verdiği ve yasaklamadığı durum-
larda, araya yargı kararı girmeden, idarenin doğrudan doğruya, bir işlemi ile ve
idare hukukuna özgü usullerle vermiş olduğu cezalardır şeklinde tanımlandığı
gibi ( bkz. Özay İl Han; Günışığında Yönetim, Alfa Yayınları, İstanbul 2002, s.35.
) “İdari nitelikteki yaptırımlar, idareye ait yetkilerin nasıl kullanılacağını sosyal
düzeni bozucu davranışların neler olduğunu ve bunları önleyici ne gibi yaptırım
ve tedbirlerin uygulanabileceğini gösteren düzene aykırılıklar ile ilgili yaptırım
kurallarıdır” şeklinde de tanımlanmıştır. (bkz. Fatih Selami Mahmutoğlu, Kaba-
hatleri Suç Olmaktan Çıkarma Eğilimi ve Düzene Aykırılıklar Hukukunda (İdari
Ceza Hukukunda) Yaptırım Rejimi, İstanbul 1995, s. 53 vd.)
40
Anayasa Mahkemesi idari yaptırımları; “Öğretide de kabul edildiği gibi idarenin
bir yargı kararına gerek olmaksızın yasaların açıkça verdiği yetkiye dayanarak
idare hukukuna özgü yöntemlerle, doğrudan doğruya bir işlemi ile uyguladığı
yaptırımlarla verdiği cezalara idari yaptırım denilmektedir.” şeklinde ifade
etmiştir. Bkz. Anayasa Mahkemesi’nin 23.10.1996 tarih, 1996/48 E ve 1996/41 K.
sayılı kararı.
Yine Uyuşmazlık Mahkemesi idari yaptırımları “…kanunun öngördüğü bir
cezanın idarenin bir organı eliyle uygulanabilmesi” şeklinde daha kısa şekilde
tanımlamıştır. Bkz. 8.5.1998 tarih, 1998/10 E ve 1998/12 K. sayılı karar.