

140
Türk Ceza Hukukunda Suça Teşebbüs
tağa attıktan sonra mağdurun bağırması ve karşı koyması nedeniyle
hareketini tamamlayamaması; bir kapıyı açmak amacıyla kullanılan
anahtarın kilit içinde kırılması nedeniyle failin fiilini tamamlamaktan
vazgeçmesi; bir yeri soyarken yaralanan failin fiilini tamamlayama-
ması hallerinde failin fiilini maddi nedenler engellemiştir ve bu gibi
hallerde gönüllü vazgeçmeden söz edilemeyeceğinden fail kastettiği
suça teşebbüsten cezalandırılacaktır.
91
Failin, kastettiği suçu gerçekleştirmesine engel olan maddi neden
yalnızca suçu gerçekleştirmeyi imkânsız kılmaz zorlaştırabilir de. Fai-
lin, bunun gibi maddi bir engel ile karşılaşması ve fiilini sonuna kadar
götürebilecekken vazgeçmesi durumunda da teşebbüsün varlığı kabul
edilmelidir. Zira failin karşılaştığı maddi engel fiilini sonuna kadar
götürmesini mutlak olarak imkânsız kılmasa da, iradesini etkileyerek
suçun tamamlanmasını engelleyen manevi bir nedene dönüşmüştür.
92
Failin iradesine etki ederek, kastettiği suçu yarıda bırakmasına yol
açan nedenler, manevi nedenlerdir. Failin, mağduru öldüreceği anda,
çevreden kişilerin yaklaştığını duyması ve yakalanmak korkusuyla
icra hareketini tamamlamaktan vazgeçmesi durumunda gönüllü vaz-
geçmeden bahsedilemeyecek ve fail kasten öldürmeye teşebbüsten so-
rumlu olacaktır.
93
91
Erra, (Teşebbüste İhtiyariyle Vazgeçme), s. 707.
92
Maddi nedenin failin fiilini imkânsız kılması gerektiğine işaret eden karar için
bkz. Yargıtay 14. Ceza Dairesi 05.03.2012 tarih ve 2011/1625 Esas 2012/2596
Karar: “Mağdurenin vücuduna organ veya sair cisim sokmayı engelleyen mağ-
durenin aşılabilir mukavemeti dışında harici bir engel bulunmadığından sanık-
ların suçun icra hareketlerinden gönüllü vazgeçtiğinin kabul edilmesi gerektiği,
bu durumda sabit ve tamam olan eylemlerinin TCK’nın 36 maddesi karşısında
5237 sayılı TCK’nın 103/1. maddesine uyan çocuğun basit cinsel istismarı suçunu
oluşturacağı gözetilmeden, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna teşebbüsten
cezalandırılmasına karar verilmesi”. Failin fiilini gerçekleştirirken mağdur muka-
vemet etmiş ve bunun neticesinde fail icra hareketini tamamlamaktan vazgeçmiş
ise yine teşebbüsün varlığı kabul edilmelidir. Mağdurun aşılabilir mukavemetine
karşılık fail kastettiği suçu tamamlamaktan vazgeçmişse manevi engel vardır ve
bu durum ancak temel ceza ya da takdiri indirim nedeni belirlenirken dikkate
alınmalıdır.
93
Erra, (Teşebbüste İhtiyariyle Vazgeçme), s. 707, Benzer karar için bkz. Yargıtay
14. Ceza Dairesi 26.09.2012 tarih ve 2012/5958 Esas 2012/9003 Karar:
“
Sanığın
mağdureyi diğer sanık ile birlikte götürdüğü kırsal kesimde, otomobilden indirip
biraz ilerdeki bir yerde, kendisiyle ilişkiye girme isteğini beyan ederek, yere zor-
la yatırdığı, mağdurenin bağırıp direnmesine rağmen üzerini çıkarmaya çalıştığı
sırada civardan iş makinesinin sesinin duyulması üzerine sanığın yakalanacağı
endişesine kapılarak eylemine son verdiği olayda sanığın çocuğun nitelikli cinsel