

133
TBB Dergisi 2017 (131)
Hasan DURSUN
gerektirdiği için bu hukuksal normların kaynağının ekonomik olgu-
lar olmadığı, onların devlet tarafından resmi olarak ortaya konuldu-
ğunun sanıldığını, serbest meta üreticileri arasındaki ilişkilerin temel
biçiminin en büyük düzenleyici rekabet olduğu için “kanun önünde
eşitlik” ilkesinin burjuvazinin savaş çığlığı haline geldiğini ifade et-
mektedir. Engels, söz konusu yükselen sınıfın, feodal beylere ve o dö-
nemde onları korumakta olan mutlak monarşiye karşı savaşımının,
her sınıf savaşımı gibi zorunlu olarak siyasal savaşım, başka deyişle,
devlete sahip olmak için bir savaşım olmak zorunda olduğunu, bu du-
rumun zorunlu olarak hukuksal taleplerin yerine getirilmesi için bir
savaşım olduğunu, söz konusu olgunun hukuksal dünya anlayışının
sağlamlaşmasına katkıda bulunduğunu savlamaktadır.
40
Engels, bununla birlikte, burjuvanın, kendi olumsuzunu, kısacası,
proletaryayı ve onunla birlikte daha siyasal iktidarı bütünüyle eline
geçirmeden patlak veren yeni bir sınıf savaşımını yarattığını, nasıl ki
daha önceden burjuva, soyluluğa karşı savaşımda geleneğe uygun
olarak ilahiyatçı dünya anlayışını belirli bir süre daha beraberinde
sürüklediyse, başlangıçta proletaryanın da hasmından hukuksal kav-
ramları aldığını ve buradan burjuvaziye karşı silahlar sağlamaya ça-
lıştığını savlamaktadır. Yazar, ilk proleter siyasal oluşumlar gibi bun-
ların kuramcılarının da salt “hukuksal alan” üzerinde durduklarını,
aralarındaki tek farkın, proleterlerin hukuksal alanlarının burjuva-
nınkiyle özdeş olmaması olduğunu, daha açık bir deyişle, bir yandan
hukuksal eşitliğin toplumsal eşitlikle tamamlanarak eşitlik isteminin
genişletilmesi olduğunu, diğer yandan, Adam Smith’in önerisi olan
bütün zenginliğin kaynağı emek olduğundan emek ürününün emek-
çiyle, toprak sahibi ve kapitalist arasında pay edilmesinin haksız ol-
duğunun, bunun ya kaldırılması ya da en azından emekçiler lehine
değiştirilmesi gerektiği sonucunu çıkarttıklarını bildirmektedir. Ya-
zar, bununla birlikte, söz konusu sorunun yalnızca “hukuk” alanında
bırakılarak burjuva-kapitalist üretim tarzı, diğer deyişle, geniş-ölçekli
sanayiye dayanan üretim tarzı tarafından oluşturulmuş kötülükleri
ortadan kaldırmayacağını, bu savaşımın verimsiz olduğunu savla-
maktadır.
41
40
Engels F. Hukukçular Sosyalizmi, s. 250-251.
41
Engels F. Hukukçular Sosyalizmi, s. 250-251.