

136
(Marksist Kuram Açısından) Kapitalist Düzende İdare Hukuku ve Kuramın Görüşlerinin ...
sınırlamaların, yalnızca ekonomik nedenlerden ileri geldiğini kanıt-
lamanın çok güç olduğunu, bu güçlüğe rağmen onların da karşılıklı
olarak ekonomik alan üzerinde çok dikkate değer bir etki yapacağını,
zira mülkün dağılımını etkileyeceğini savlamaktadır.
45
Bundan başka, Marksistler, hukukun, sadece, ekonomik mübade-
lenin gerçek uygulamasının tersyüz bir yansıması olması anlayışını
benimsememekte, bunun yanında idealleştirilmiş bir yansıması oldu-
ğu fikrini de taşımaktadırlar.
46
Çünkü Marksistler, hukukun, ekono-
mik ilişkilerin basit bir yansıması olarak kabul edilmesi durumunda
sadece olan şeyin gösterileceğini ve bazı fiillerin sapma olarak kabul
edilemeyeceğini, bir başka deyişle hukukun normatif boyutunun açık-
lanamayacağının farkındadırlar. Marksistlere göre mübadeleler tekrar
tekrar oldukça, doğal olarak, insanlar, farklı kişisel olayların ortalama-
larını saptayarak onların temel çekirdeğini dikkate alırlar. Eğer kişisel
olaylar, temel çekirdekten esaslı bir şekilde ayrılırsa bu durum sapma
veya ihlal olarak değerlendirilir. Bu açıdan ekonomik ilişkilerin huku-
ki yansıması, ekonomik ilişkilerin tam bir kopyası değil, belirli durum-
lar bakımından idealleştirilmiş bir ortalamayı temsil eden normatif
nirengi noktasından ayrılan atipik ve düzensiz fiilleri inceleme eğili-
mini ifade eder. Bu eğilimin yönü, ortalamada gerçekleşen fiillerden,
insanın sosyal varlığının ortak nitelikleri olan normatif durumunun
saptanmasına kadar değişen geniş bir yelpazedeki durumların ince-
lenmesidir. Böylelikle, insanların genel olarak ne yapmalarının bekle-
neceğine ilişkin istatistiki norm eğilimi, insanlardan ne beklendiğine
ilişkin moral bir norm hâline dönüşür. Nitekim gelişmiş medeniyete
sahip ülkelerde mevcut ticari örf ve adetlerin mahkemeler tarafından
sık sık yasal nitelikte bağlayıcı yükümlülükler olarak tanınması, ista-
tistiki bir normun moral bir norm hâline gelmesinin somut kanıtıdır.
47
45
Engels, Engels’ten Berlin’deki Conrad Schmidt’e, s. 243.
46
Nitekim Engels, “...Modern bir devlette hukuk yalnızca genel ekonomik duruma
tekabül etmekle ve onun ifadesi olmakla kalmamalıdır; ama aynı zamanda, ülke
içerisindeki çekişmelere uyarak kendisiyle çelişmeyen, içsel olarak tutarlı bir ifa-
desi olmalıdır…” şeklinde düşüncesini açıklayarak bu görüşü örtük bir şekilde sa-
vunmuştur. Geniş bilgi için bkz. Engels, Engels’ten Berlin’deki Conrad Schmidt’e,
s. 242 vd.
47
Fazla bilgi için bkz. J. Reiman, The Rich Get Richer and the Poor Get Prison Ideo-
logy, Class and Criminal Justice, Third Edition, Macmillan Publishing Company,
New York 1990, s. 168.