

142
(Marksist Kuram Açısından) Kapitalist Düzende İdare Hukuku ve Kuramın Görüşlerinin ...
devriminden sonra, yine Roma hukuku temel alınmak üzere Fransız
Medeni Kanunu kadar klasik olan bir burjuva toplum yasasının hazır-
lanabileceğini, bu yüzden burjuva hukukunun hükümlerinin, toplu-
mun ekonomik varlık koşullarının hukuksal bir biçimde ifadesinden
başka bir şey olmadığını, bu ifadenin koşullara göre iyi ya da kötü bir
şekilde yapılabileceğini belirtmektedir.
58
Engels, devletin, bir kez toplum karşısında bağımsız bir güç haline
geldiği durumda kendisinin de artık yeni bir ideoloji yaratacağını, bu
bağlamda, meslekten politikacılar, kamu hukuku kuramcıları ve özel
hukukçuların gerçekte ekonomik olaylarla bağlantıyı hileyle örtbas
edeceklerini savunmaktadır. Yazar, her özel durumda, ekonomik ol-
guların, yasa biçiminde onaylanmak için hukuksal konular biçimini
almak zorunda olduklarını ve bununla eşanlı olarak, daha önceden
yürürlükte olan bütün hukuk dizgesini hesaba katmak gerektiğinden
hukuksal biçimin her şey, ekonomik içeriğin ise hiçbir şey olmamak
durumunda olduğunu, kamu hukuku ve özel hukukun kendi bağım-
sız tarihsel gelişmeleri olan, kendi başlarına sistemli bir açıklamaya
elverişli ve bütün iç çelişkilerin tutarlı bir biçimde olmaları nedeniyle
böyle bir sistemli bir açıklamadan vazgeçemeyen özerk alanlar olarak
ele alınacaklarını savlamaktadır.
59
Marksist hukukçu Pašukanis ise hukukun özel hukuk-kamu hu-
kuku şeklinde ikiye ayrılmasının kabul edilemeyeceğini savlamakta-
dır. Yazar, hukukun özel ve kamu hukuku olarak bölünmesinin birçok
özgül sorun doğurduğunu, zira sivil toplumun üyesi olarak bencil in-
sanın çıkarı ile siyasal bütünlüğün soyut genel yararı arasındaki sınırın
ancak soyutlama düzeyinde belirlenebileceğini, bu alanların iç içe geç-
tiğini, bu yüzden özel çıkarların tam ve arı biçimde varlık kazandığı
somut hukuksal kurumları saptamanın olanaksız olduğunu ifade et-
mektedir. Yazar kamu hukuku ile özel hukuk arasında ayrım yapma-
nın bir başka zorluğunu, iki hukuk arasında “ampirik” (görgül) bir sı-
nır belirleyen bir hukukçunun, çözüldüğü sanılan sorunla her bir alan
içinde, yeniden, ancak bu kez farklı bir soyut sorunsal çerçevesinde
karşılaşacağını, bu sorunsalın nesnel ve öznel hukuk arasındaki kar-
şıtlık biçiminde ortaya çıktığını ifade etmektedir. Yazar, öznel kamu
58
Engels, Ludwig Feuerbach ve Klasik Alman Felsefesinin Sonu, s. 55-56.
59
Engels, Ludwig Feuerbach ve Klasik Alman Felsefesinin Sonu, s. 56.