Previous Page  161 / 405 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 161 / 405 Next Page
Page Background

160

(Marksist Kuram Açısından) Kapitalist Düzende İdare Hukuku ve Kuramın Görüşlerinin ...

Marksistler, kapitalist düzende hukuk devleti ilkesinin bir aldat-

maca olduğu görüşünü benimseyerek söz konusu ilkenin İdarenin gü-

cünü artırma eğilimini sınırlayamayacağını ima etmektedirler. Nitekim

Pašukanis, “hukuk devleti” (rechtstaat) ilkesinin bir aldatmaca oldu-

ğunu, bu ilkenin, dinsel ideolojiyi parçalayarak onun yerini aldığını

ve burjuva egemenliği gerçeğini kitlelerin gözünden gizlediği için tam

olarak burjuvaziye uygun düşen bir aldatmaca olduğunu savunmak-

tadır. Yazar, hukuk devleti ideolojisinin dinsel ideolojiden daha uygun

olduğunu, zira hukuk devleti ideolojisinin gerçekliğe dayanmasına

karşın, gerçekliği hiçbir biçimde yansıtmayacağını ifade etmektedir.

Yazar, otoritenin “genel irade”, “hukukun gücü” biçimiyle bu toplum

bir pazarı temsil ettiği oranda burjuva toplumunda gerçekleşeceğini

belirtmektedir. Yazar, bu bakış açısından kolluk düzenlemelerinin

Kantçı “başkasının özgürlükleri ile sınırlı özgürlük” düşüncesinin so-

mutlaşması olarak da görülebileceğini ifade etmektedir.

99

Pašukanis,

Lorenz Stein’in, toplumun üstünde konumlanan ideal devlet ile top-

lum tarafından benimsenen devleti, bir başka deyişle, sınıf devletini

karşı karşıya koyduğunu, bununla, büyük toprak sahiplerinin ayrıca-

lıklarını güvence altına alan mutlakıyetçi feodal devleti ve burjuvazi-

nin ayrıcalıklarını güvenceye alan kapitalist devleti kastettiğini, ancak

bir kez bu tarihsel gerçeklerden kopulursa devletin yalnızca Prusyalı

bir memurun kuruntusu olarak veya değer üzerine dayanan mübadele

ilişkisi koşullarının soyut bir güvencesi olarak görüneceğini, bununla

birlikte tarihsel gerçeklikte toplumun üzerinde konumlanan devletin

kısacası hukuk devletinin kendi karşıtı olan “burjuvazinin işlerini yü-

rütme komitesi” olarak gerçeklik kazanacağını ifade etmektedir.

100

Pašukanis, pazarda karşılaşan eşit ve özgür mal sahiplerinin yal-

nızca soyut devralma ve devretme ilişkisinde bu nitelikleri taşıyacak-

larını, gerçek yaşamda küçük tüccar ile büyük tüccar, çiftçi ile toprak

sahibi, batmış borçlu ile onun alacaklısı, işçi ve kapitalistin her türlü

bağımlılık ilişkileri ile birbirilerine bağlandıklarını ifade etmektedir.

Yazar, söz konusu sayısız somut bağımlılık ilişkilerinin devlet örgüt-

lenmesinin gerçek temelini oluşturduğunu, bununla birlikte hukuk

devleti kuramına göre her şeyin sanki bunlar yokmuş gibi geliştiğini

99

Pašukanis, s. 150.

100

Pašukanis, s. 150-151 dn. 17.