Previous Page  273 / 405 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 273 / 405 Next Page
Page Background

272

Asgari Alım Taahüdü İçeren Bayilik Sözleşmelerinde Cezai Şart- Yargıtay Hukuk Genel ...

zarara uğradığını ve bu zararın miktarını ispat etmesi gerekecekti.

Oysa somut olayda ceza koşulu kararlaştırıldığı için, satıcı, bayinin

asgari alım taahhüdünü yerine getirmemesi nedeniyle herhangi bir

zarara uğramasa bile sözleşmede belirlenen ceza koşulunu talep etme

hakkına sahiptir.

Ancak somut olayda kararlaştırılan ceza koşulu, Yargıtay’ın yap-

mış olduğu değerlendirmenin aksine ifaya eklenen bir ceza koşulu de-

ğildir. İfaya eklenen ceza koşulunda, alacaklı ihlal edilen sözleşmesel

yükümlülüğün aynen ifasıyla birlikte kararlaştırılan ceza koşulunu

da talep etme hakkına sahiptir. Eğer ihtilaf konusu somut olayda sa-

tıcı, bayiden, hem asgari alım taahhüdünü yerine getirmesini, hem de

kararlaştırılan ceza koşulunu talep etme hakkına sahip olsaydı ifaya

eklenen ceza koşulundan söz edilebilirdi. Ancak ilgili Yargıtay karar-

larında taraflar arasındaki hukuki ilişkiye ilişkin olarak yapılan özet-

te böyle bir durumun söz konusu olduğuna ilişkin herhangi bir veri

mevcut değildir.

37

O halde geriye iki ihtimal kalmaktadır: Somut olayda ya bir se-

çimlik ceza koşulu ya da “münhasır ceza koşulu” söz konusudur. Bu

son durumda, yani münhasır ceza koşulunun kararlaştırılmış olması

halinde, alacaklının sözleşmeye aykırı davranış halinde sadece karar-

laştırılan ceza koşulunu talep etmesi söz konusudur. Alacaklının yeri-

ne getirilmeyen sözleşmesel yükümlülüğün aynen ifasını talep etme-

si veya bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi nedeniyle kanundan

doğan haklarını kullanması mümkün değildir. Yukarıda belirttiğimiz

üzere, TBK md. 179/ f.3 hükmünde kararlaştırılan dönme cezasında

da buna benzer bir durum söz konusudur. Bu çalışmada değindiğimiz

Yargıtay kararlarının metninde, münhasır ceza koşulunun veya dön-

me cezasının kararlaştırılmış olduğu sonucuna varmamızı gerektiren

bir ifade de yer almamaktadır.

37

Yargıtay 19. HD’nin 16.01.2014 tarihli kararına konu olan olayda da “ davalının

bayilik sözleşmesinin akit tarihinden itibaren piyasa satışı olarak 800 m3 beyaz

ürün satmayı, satış taahhüdünden eksik satılan beher m3 beyaz ürün için maruz

kalınan kar kaybı tutarını cezai şart olarak ödeyeceğini belirttiği 30.08.2012 tari-

hinde sona ereceği belirtilen sözleşmenin(…)” ifadelerine yer verilmiştir. Bu ifa-

delerden anlaşıldığı kadarıyla taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinde seçimlik

cezai şart kararlaştırılmış olmasına rağmen Yargıtay bunu isabetsiz bir biçimde

ifaya eklenen cezai şart olarak nitelendirmiş ve kararın ilerleyen bölümlerinde

ifaya eklenen cezai şartın talep edilmesi için gereken şartları incelemiştir.