Previous Page  284 / 405 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 284 / 405 Next Page
Page Background

283

TBB Dergisi 2017 (131)

Pınar ÇAĞLAYAN AKSOY

binin bu hakkı somut ilişkinin özelliklerinin gerektirdiği süre

68

içinde

ileri sürmemesi ve bu sessizliğin karşı tarafta hakkın artık ileri sürül-

meyeceği yönünde bir beklenti yarattığı durumlarda çelişkili davranış

yasağına aykırılık söz konusu olur.

69

Hemen belirtelim ki, bir hakkın

gecikmeli olarak kullanıldığı hallerde, hak sahibi ihmalen davranmış

veya tamamen kusursuz olsa dahi hakkın kötüye kullanılması söz ko-

nusu olabilmektedir.

70

Hak sahibi tamamen kusursuz olsa bile, karşı

taraf hakkın geç kullanılmasına ekonomik bir anlam atfettiği takdirde,

çelişkili davranış yasağına aykırılığa gerçekleşmiş gözüyle bakılır. İs-

viçre Federal Mahkemesi’nin bazı durumlarda bir talebin ileri sürül-

mesi için uzunca bir süre beklenilmesini hakkın kötüye kullanılması

olarak nitelendirdiği kararları bulunmaktadır.

71

Doktrinde kabul edilen ek şartlara örnek olarak bir hakkın kul-

lanılmayacağına güvenen kişinin gecikme nedeniyle dezavantajlı bir

duruma düşmesi

72

; hak sahibinin sessiz kalmasından onun bu hakkı

kullanmaktan feragat ettiği sonucuna varılması; hak sahibinin tale-

bi ileri sürmeyi ertelerken karşı tarafın ispat konusunda durumunu

zorlaştırma veya karşı tarafı haksız bir dezavantaja uğratma kastıyla

73

hareket etmiş olması gösterilebilir.

74

Çelişkili davranış yasağına aykı-

rılığın bu türüne özellikle yenilik doğuran haklar bakımından rastlan-

dığı belirtilmektedir.

75

Yargıtay’ın yerleşik uygulaması, bu ek şartlar

gerçekleşmese dahi, bir hakkın uzun süre kullanılmayıp özellikle za-

manaşımı süresinin dolmasına yakın bir zamanda kullanılması halin-

de çelişkili davranış yasağına aykırılığın mevcut olduğu yönündedir.

76

Alman Hukuku’nda da bir kişinin kullanabilecek durumda ol-

duğu halde bir hakkını kullanmaması ve karşı tarafın hak sahibinin

68

Hareketsiz olarak ne kadar süre geçirildiği takdirde hakkın geç kullanılmasından

söz edileceği somut olayın şartlarına göre belirlenir. Bunun için özellikle olayda

söz konusu olan hakkın veya hukuki ilişkinin türü ve anlamı, yaratılan güvenin

yoğunluğu, hak sahibinin hakkını ileri sürmek için sahip olduğu imkanlar ve kar-

şı tarafın korunma ihtiyacı dikkate alınmalıdır. Bkz. Schulze, § 242 BGB, Rdnr. 46.

69

Akyol, Venire, s. 91.

70

Sturm, s. 376.

71

Bkz. BGE 127 III 257, 267.

72

Akyol, s. 75; Serozan, s. 285.

73

Bkz. BGE 91 II 260,

94 II 37.

74

BK- Hausheer/Aebi- Müller, Art. 2 ZGB, N. 283; Hausheer/Jaun, N. 137; ZK-

Baumann, Art. 2 ZGB, N. 392; Oğuzman/ Barlas, s. 267 .

75

Guhl/ Koller, s. 315.

76

Yargıtay kararlarından örnekler için bkz. Oğuzman/Barlas, s. 267, dn. 313c.