Previous Page  198 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 198 / 417 Next Page
Page Background

197

TBB Dergisi 2017 (132)

Ayşe Seda GÜLSEVEN

konusu olduğunda, doğrudan toplumsal- kültürel kalıplar biçiminde,

özel hukuk normlarındaysa aile birliği, kökleşmiş gelenekler, kamu

yararı, kamu düzeni göndermeleriyle ortaya çıktığı ifade edilmekte-

dir. Bu kararlarda; kadın, bağımlı, korunmaya muhtaç olabilen, bazı

cinsel suçları işleyemeyen, seçimlerinde yarı-özerk kişidir. Erkekse;

baskın, kamu yararı ve kamu düzenini soyadı ve ikametgâhıyla sağ-

layabilen, kadının işleyemediği cinsel suçları işleyebilendir. Farklı ör-

neklerin varlığına rağmen Anayasa Mahkemesi’nin içtihatlarından çı-

kan genel sonuç; toplumsal cinsiyet kalıplarını pekiştiren bir eğilimin

varlığıdır.

33

3. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Eşitlikçi Roller

Kadına yönelik ayrımcılığı ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin önün-

deki engelleri ortadan kaldırmak, uluslararası insan hakları huku-

kunun temel hedeflerinden biridir. Bu kapsamda geleneksel cinsi-

yet rollerinin terk edilmesi ve yerine eşitlikçi rollerin kabul edilmesi

gerekliliği de çeşitli uluslararası belgelerde yerini almıştır. En genel

ifadesiyle eşitlikçi roller; ailede, evlilikte, eğitimde, mesleki ve sosyal

yaşamda kadın ve erkeğin sorumlulukları eşit olarak paylaşmasını

ifade eder. Eşitlikçi cinsiyet rollerinin hayata geçirilmesi, kadın erkek

eşitliğinde, şeklî eşitliğin aşılıp hedeflenen maddi eşitliğe ulaşılması

için önemlidir.

Kadınlara yönelik ayrımcılığı açıkça insan hakları ihlali olarak ele

alan, cinsiyet eşitliğine odaklanan ve kadınların insan hakları konu-

sundaki en kapsamlı belge olan 1979 tarihli

Birleşmiş Milletler Kadınlara

Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi - CEDAW

de, toplumsal cinsiyete bağlı sosyal ve kültürel davranış kalıpları-

nı değiştirmeyi taraf devletlerin temel bir önceliği olarak belirtir.

34

33

Bertil Emrah Oder,

s. 207-239.

34

CEDAW, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 1979’da kabul edilmiş ve

1981’de yürürlüğe gitmiştir. Türkiye Sözleşme’yi 1985 tarihinde imzalamış olup,

11 Haziran 1985 tarihli ve 3232 sayılı Kadınlara Karşı Her Türlü Ayırımcılığın

Önlenmesi Sözleşmesine Katılmanın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun 25 Ha-

ziran 1985 tarihli ve 18792 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. CEDAW İn-

gilizce metninde “elimination” kelimesi kullanılmıştır. “Elimination” kelime-

sinin Türkçe karşılığının, ortadan kaldırma, yok etme olmasına karşın resmî

çeviride Sözleşme’nin adı “Kadınlara Karşı Ter Türlü Ayrımcılığın

Önlenmesi

Sözleşmesi”dir. Çeviri hatası olarak da nitelendirilebilecek olan bu hususun kav-