Previous Page  199 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 199 / 685 Next Page
Page Background

198

Terörle Bağlantılı Zararlardan Dolayı İdarenin Sorumluluğu

sahibi bu süre içerisinde kabul etmediği takdirde reddetmiş sayılır. Ta-

rafların sulh olmaları halinde imzalanan tutanak ilam hükmündedir.

2011 yılında bu genel düzenlemenin kabul edilmesiyle birlikte or-

taya çıkan önemli bir soru 5233 sayılı Kanun ile 659 sayılı KHK’deki

düzenlemeler arasında nasıl bir ilişki olduğudur. Öncelikle 659 sayılı

KHK’deki sulh hükümleri ile 5233 sayılı Kanun hükümleri ile çatışmalı

ya da birbirini ilga edecek nitelikte olmadığını belirtmek gerekir. Buna

karşılık, 659 sayılı KHK genel anlamda idare ile zarar görenler ara-

sında hak ihlalinden doğan uyuşmazlıkları içerdiğinden genel kanun

niteliğindeyken 5233 sayılı Kanun terörle bağlantılı zararlara özgülen-

miştir ve bu bakımdan konu bakımından özel kanun niteliğindedir.

Bununla birlikte, 5233 sayılı Kanun 659 sayılı KHK ve yine genel hü-

küm niteliğinde olan İYUK 13’e kıyasla daha ayrıntılı düzenlemeleri

içerdiğinden genel kanunların uygulanmasını gerektirecek bir durum

oluşmamaktadır.

87

5233 sayılı Kanun uyarınca yapılan başvurunun reddi durumunda

ret kararı tek taraflı bir idari işlem niteliğinde olduğu için bu ret kararı-

na karşı idari yargıda iptal davası açılmaktadır ve bu noktada Danıştay

ya da Yargıtay kararlarında bir ihtilaf yoktur. Bu işlem İYUK 13’te yer

alan başvurunun reddi ile aynı niteliğe sahiptir. Buna karşılık, sulh-

namenin imzalanması durumunda artık tek taraflı bir işlemden değil,

sözleşmeden bahsetmek gerekir. İlk bakışta ret kararı bir idari işlem

kimliğine sahip olduğuna göre bu işlemin de isteğe bağlı tek taraflı

bir idari işlem olup olmayacağı düşünülebilecekse de işlemin kamu

gücüne ilişkin bir unsur içermemesi ve işlemin konusunun tarafların

bir tazminat alacağı konusunda anlaşmalarından ibaret olması ve bu

işlemin kurulabilmesi için başvuru sahibinin kabulüne ihtiyaç olması

karşısında işlemin bir özel hukuk sözleşmesi olarak nitelendirilmesi

gerekir. Buna bağlı olarak da bu sözleşmenin geçerliliği konusunda

özel hukuk kural ve ilkelerinin uygulanması, sulhnamenin geçersizliğe

ilişkin bir iddia olması durumunda adli yargıda dava açılması gerekir.

87

659 sayılı KHK’da olup 5233 sayılı Kanun’da olmayan tek konu sulhnamenin ilam

hükmünde olduğuna ilişkin düzenlemedir. Özel kanunda hüküm bulunmayan

hallerde genel kanun uygulanabilecektir, ancak 5233 sayılı Kanun’da sulhname-

nin ilam hükmünde olduğunun belirtilmemiş olması hüküm bulunmayan bir

halden öte farklı iki hukuki sonuca sahip iki ayrı sulhnamenin düzenlendiğini

gösterir.