Previous Page  202 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 202 / 685 Next Page
Page Background

201

TBB Dergisi 2017 (133)

Dilşad Çiğdem SEVER

durumda; asıl borcun ödendiği tarihte davacının faiz talep hakkı da

sona erdiği halde geç ödemeden dolayı faiz hesaplanarak davalı idare

aleyhine icra takibi başlatılmasının yasal dayanağı bulunmamaktadır”

sonucuna varmıştır.

94

Sulhnamenin ya hep ya hiç niteliği ve belli bir miktarın üstünde

tazminatı içerememesi ve bu sözleşmenin bir özel hukuk sözleşmesi

niteliğinde olması karşısında zarar görenlerin bu sulhnameyi imzala-

maması durumunda Danıştay’ın sulhname miktarı üzerinden yargıla-

ma gideri, avukatlık ücreti ve yasal faize hükmedilemeyeceğine karar

vermesi son derece isabetsizdir.

95

Danıştay gerekçesinde davacılar ta-

rafından kabul edilmeyen tazminat miktarı yönünden uyuşmazlığın

çıkmasına davacıların sebep olması nedeniyle bu tutar yönünden yar-

gılama gideri, avukatlık ücreti ve yasal faize ilişkin kısmın bozulma-

sına karar vermiştir. Oysa 5233 sayılı Kanun’un sulhnamenin kabulü

halinde dava açma hakkının ortadan kalktığına ilişkin içtihatla birlikte

ele alındığında sulhnamede belirlenen miktarın talepten az olması ha-

linde bu miktarı kabul etmemeleri kişilerin hak arama özgürlüğünü

sınırlandırıcı bir yorumdur. Danıştay’ın bu miktar bakımından “uyuş-

mazlığın çıkmasına davacıların sebep olması” biçimindeki gerekçe-

si de uyuşmazlığın ve sulhnamenin ya hep, ya hiç biçiminde oluşu

karşısında kabul edilebilecek nitelikte değildir. Genel hükümlere göre

dava açan bir kişi bakımından bu tür bir sınırlandırma olmazken sulh

yolunu denemenin bu tür bir olumsuz sonucu olması kanunun uygu-

lanması bakımından caydırıcı bir yorumdur ve yargı-öncesi alternatif

uyuşmazlık çözme yolunu işlevsizleştirebilecektir.

f. Sulhnamenin Dava Açmaya Engel Olup Olmadığı Sorunu

Sulhnamenin temel amacı, dava açılmasından önce uyuşmazlığın

çözümlenmesidir. Genel anlamda sulhname imzalanması tarafların

uyuşmazlığı karşılıklı irade ile sonuçlandırması anlamına gelir. İdare-

nin taraf olduğu idari uyuşmazlıklar bakımından da 659 sayılı KHK’nin

12. maddesinde “Sulh olunan konu ya da miktara ilişkin olarak dava

yoluna başvurulamaz” hükmüne yer verilmiştir ve aynı zamanda sul-

94

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, E. 2014/13540, K. 2015/13395, 23.11.2015.

95

10. Daire, E. 2009/5172, K. 2009/11183, 29.12.2009; benzer karar 15. Daire, E.

2011/10415, K. 2012/10747, 15.11.2012.