

409
TBB Dergisi 2017 (133)
Damla SARIASLAN
nın tapu sicil memurunun yükümlüğü kapsamında olup olmadığının
incelenmesidir.
62
Bu durumda ancak, tapu sicil memurunun şüphe-
lenmesi gereken bir durumun varlığı halinde bu şüphesini göz ardı
ederek ve araştırma yükümlülüğünü ihlal ederek işlemde bulunması
halinde devletin tapu sicilinin tutulmasından sorumlu olacağının ka-
bulü gerekecektir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ise oldukça ayrıntılı
olarak açıklamada bulunduğu 2007 tarihli kararında, devletin tapu si-
cilinin tutulmasından doğan sorumluluğunun bir kusursuz sorumlu-
luk hali olan tehlike sorumluluğuna dayandığı ifade etmiş, tapu sicil
memurunun üzerine düşen araştırma yükümlülüğünü yerine getir-
meyerek, imzaları kontrol etmeksizin yaptığı tescil işleminin hukuka
aykırı olduğu ve kusur şartı aranmaksızın devletin tapu sicilinden
sorumlu olduğuna, illiyet bağının kesilmediğine hükmetmiştir.
63
An-
cak, mirasçılık belgesi gibi kesin hüküm niteliğinde olan bir mahke-
me kararına dayalı olarak gerçekleştirilen bir tescil işleminin yolsuz
olması durumunda da devletin sorumluluğuna gidilebilmesi gerek-
mektedir.
64
Yargıtay’da vermiş olduğu pek çok kararında bu görüşü
desteklemektedir.
65
Sahte belgeye dayalı olarak tapu sicilinin tutulmasına ilişkin ger-
çekleştirilen işlemlerde hukuka aykırılığın varlığı halinde en makul
çözüm devletin kusursuz sorumluluğunu engelleyecek nitelikte 3. ki-
şinin ağır kusuru gibi illiyet bağını kesen bir durumun var olup olma-
dığının ya da 3. kişinin kusurunun ya da zarara uğrayanın kusurunun
illiyet bağını kesebilecek derecede ağır olup olmadığının irdelenmesi
olacaktır. İlliyet bağını kesecek nitelikte ağırlık bulunması durumun-
da devletin sorumluluğu söz konusu olmayacak ancak aksi takdirde
devletin sorumluluğunun söz konusu olması gerekecek ancak belirle-
necek tazminatta indirim yapılabilecektir.
III. Zarar
Tapu sicilinin tutulması nedeniyle devletin sorumluluğuna gidile-
bilmesinin bir diğer koşulu ise zararın doğmuş olmasıdır.
66
Zarar doğ-
62
Pekmez, s. 95; Ayan, s. 185.
63
Yargıtay HGK’nun 2007/4-422E., 2007/536K. sayılı ve 11.07.2007 tarihli kararı.
64
Sirmen, s. 73, Pekmez, s.94; Sapanaoğlu, s. 171.
65
Yargıtay HGK’nun 2003/4-491E., 2003/487K. sayılı ve 04.09.2003 tarihli kararı;
Yargıtay 4. HD’nin 2009/8453E. Ve 2010/6835K. sayılı ve 07.06.2009 tarihli kararı.
66
Pekmez, s. 103; Sapanoğlu, s. 211.