Previous Page  415 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 415 / 685 Next Page
Page Background

414

Tapu Sicilinin Tutulmasından Doğan Zararlardan Devletin Sorumluluğu

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nin 2016 tarihli kararında, kötü ni-

yetle hareket eden kişinin davranışının tapu sicilinin tutulmasından

dolayı devletin sorumluluğuna gidilmesinde illiyet bağının keseceği-

ni vurgulamıştır. Söz konusu kararda özetle asıl malik M ye ait taşın-

maz, sahte vekâletli S tarafından davacı A’ya satılmıştır. A, söz ko-

nusu taşınmazı üçüncü kişi B’ye satmıştır. Olayda taşınmazının sahte

vekâletname ile iyiniyetli de olsa üçüncü şahıs B’ye satıldığını öğrenen

asıl malik M, B’ye karşı yolsuz tescilin düzeltilmesi için tapu iptal ve

tescil davası açmış ve kazanmıştır. Yargıtay’ın karşına gelen olayda

sahte vekâletname sahibi S’den taşınmazı satın alan A, asıl malik M’ye

taşınmazı iade eden B’nin kendisinden talep etmiş olduğu satış bede-

lini, devletten talep etmektedir. Davacı A, B’ye iade etmiş olduğunu

iddia ettiği taşınmaz satım bedelini, devletin tapu sicilinin tutulma-

sından sorumluluğu hükümleri uyarınca talep etmiştir. Yerel mahke-

me yapılan yargılama sonucunda davayı kısmen kabul etse de dava

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur. Yargıtay, dosya

muhtevasından davacı A ile taşınmazı A’dan satın alan B arasında da-

nışık bulunduğunun anlaşıldığına, bu nedenle A’nın zararının tazmini

istemesinin hakkın kötüye kullanılması olduğuna bu nedenle ise tapu

sicilinin tutulması nedeniyle devletin sorumluluğuna gidilmesinin ko-

şullarından olan zarar ile hukuka aykırılık arasındaki illiyet bağının

kesildiğine ve kötü niyetle kasıtlı davranışın davalı devlet ve noterin

sorumluluğunu ortadan kaldırdığına hükmetmiştir.

86

3. kişinin kusurunun da illiyet bağını kesip kesmeyeceği konu-

sunda da doktrinde farklı görüşler ileri sürülmüştür. Devletin tapu

sicilinin tutulmasından sorumluluğunun bir tehlike- risk sorumluluğu

olduğunu kabul eden görüş, 3. kişinin kusurunun ağırlığının incelen-

mesine dahi gerek olmadığını, 3. kişinin kusurunun illiyet bağını kesen

neden olarak kabul edilemeyeceğini belirtmektedir. Ancak 3. kişinin

kusuru belli ağırlıkta ise o halde 3. kişi devletle birlikte müteselsilen

ortaya çıkan zarardan sorumlu olacaktır.

87

Karşıt görüş ise illiyet ba-

ğının 3. kişinin kusuru nedeni kesilebileceğini ileri sürer.

88

Yargıtay 4.

Hukuk Dairesi de eski tarihli bir kararında 3. kişinin kusurunun illiyet

bağını kesebileceğini ifade etmiştir.

89

86

Yargıtay 20. HD’nin 2015/2550E., 2016/7002K. Sayılı ve 15.06.2016 tarihli kararı.

87

Pekmez, s. 120; Sirmen, s. 95.

88

Pekmez, s. 120; Esmer, s. 750.

89

Pekmez, s. 120; Yargıtay

4.HD

1999/2788 E., 1999/3666K. Sayılı ve 26.03.1999