

41
TBB Dergisi 2017 (133)
A. Ersoy KONTACI
Gerçekten de Luchinschi, yukarıda özetlenen koşulların yarattığı
bunalımdan çıkmak üzere, Anayasa’da kendisine tanınmış olan “da-
nışma referandumu” yetkisini kullanarak, halka “Saf bir Başkanlık
Sistemine” geçmek isteyip istemediklerini sordu.
73
Bıçak sırtı giden bir
halkoylaması neticesinde, referanduma katılan seçmenlerin % 51’inin
Luchinschi’nin çağrısına olumlu yanıt verdiği görüldü. Bununla bir-
likte referanduma katılım oranı % 60’ın altında kaldığı için, ulaşılan
sonucun hukuken herhangi bir geçerliliği bulunmamaktaydı. Refe-
randumda amaçladığı sonucu kıl payı kaçıran Luchinschi, bu sefer de
şansını parlamento içinde denemeye karar verdi. Bu kapsamda parla-
mentoya sunulan bir teklifte, cumhurbaşkanına başbakanı atama ve
azletme ile hâkim ve savcıları atama gibi yetkiler verilmesi; ilaveten
parlamentonun üye sayısının düşürülerek belli koşullar altında cum-
hurbaşkanı tarafından feshedilebilmesine imkân verilmesi öneriliyor-
du. Bu haliyle teklif, “başkanlık sistemi”nden de öte hedefler taşıyor;
açıkça Rusya tipi bir “süper başkanlık sistemi”ne geçilmesini öngörü-
yordu. Bununla birlikte bu girişim ve ortaya çıkan siyasî tablo, gerek
parlamentodaki liderler tarafından, gerekse uluslararası gözlemciler
tarafından Moldova’nın demokrasiden bütünüyle kopma noktasına
doğru sürüklendiği ve ülkenin otoriter bir rejime kayma tehlikesinin
bulunduğu şeklinde yorumlanıyordu.
3. Süper-Başkanlık Arayışları ve Parlamenter Sisteme Geri
Dönüş
Bütün bu gelişmeler üzerine konuyu gündemine alan Parlamen-
to, hiç kimsenin beklemediği bir sürprize imza attı. Gerçekten, he-
men hemen hiçbir konuda anlaşamayan siyasî liderler ve milletve-
killeri, Ülke’nin büyük bir felakete sürüklendiği –ve aynı zamanda
Parlamento’nun kurumsal kimliğinin ve sistemdeki ağırlığının iyice
azalacağı– kaygılarından hareketle; 5 Temmuz 2000 tarihinde yapılan
bir anayasa değişikliği ile ülkede “saf bir parlamenter sistem”e dönül-
mesi kararı aldı. İşin daha ilginç olan boyutu ise, bu kararın 101 üyeli
73
Referandumda halka şu soru yöneltiliyordu: “Would you be in favour of chan-
ging the constitution with the scope to install a presidential system in the Republic
of Moldova in which the president of the Republic would be responsible for the
formation and leadership of the government as well as for the results of the gover-
ning of the country?”