Previous Page  534 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 534 / 685 Next Page
Page Background

533

TBB Dergisi 2017 (133)

Fatih AYDIN

yecek derecede benzer olması (yani taklit marka olması) gerekmekte-

dir. Burada MarKHK m.7/4 anlamındaki bir kullanımdan farklı olarak

taklit markalı ürünü ticari amaçlarla elde bulundurma şartı aranmak-

tadır. Zira ilgili fıkraya göre tecavüzün oluşması için taklit markalı

ürünle ekonomik bir menfaat elde etme amacıyla yukarıda sayılan fi-

illerin gerçekleştirilmesi gerekir. Ayrıca belirtmek gerekir ki MarKHK

m.61/1-c hükmünde taklit markalı ürünleri ticari gayelerle ithal etmek

markaya tecavüz olarak sayılmışken, bu ürünlerin aynı amaçlarla ihra-

cından bahsedilmemiştir.

32

Ancak SMK m. 29’da açıkça bu hususun da

markaya tecavüz sayılacağı yer almıştır.

SMK m. 29’da geçen yukarıda saydığımız markaya tecavüzün ilk

üç örneği, markanın taklit edilmesi, marka hukukunda tazminat ve

markaya tecavüz konularının kesiştiği alanı oluşturmaktadır. Nite-

kim kanunda sayılan tecavüz fillerinden dördüncüsü, marka lisansı-

nın izinsiz genişletilmesinden bahsetmiştir ki markaya tecavüz halleri

içinde bu hususun taklit marka ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Mar-

ka hakkına tecavüz ve tazminat için taklit marka kavramı büyük bir

öneme sahip olmakla birlikte tecavüz fiillerinin sadece SMK m. 29’da

belirtilenlerle sınırlı olmadığı, bu fiillerin örnek olarak sayıldığını be-

lirtmek gerekir.

Önceki düzenlemede taklit markayı herhangi bir şekilde kullan-

makta olan kişilerin, marka sahibinin markanın varlığından ve tecavüz-

den kendisini haberdar etmesi veya kullanmanın kusurlu bir davranış

32

KHK’da açıkça geçmese de, Yargıtay kararlarında taklit markalı malı ticari amaç-

larla yurt dışına ihraç etme fiili markaya tecavüz olarak sayılıp tazminata hük-

medilmiştir. “Davacı vekili, müvekkilinin Türkiye’de de adına tescilli Paul&Shark

ibareli markasının taklitlerini taşıyan emtialara gümrükte el konulduğunu, bu

malların ihracatçısının davalı BGS firması, imalatçısının ise diğer davalı olduğu-

nun anlaşıldığını, marka hakkına tecavüzde bulunduklarını ileri sürerek, marka

hakkına tecavüz fiillerinin durdurulmasına, 100.000.000 TL maddi, 4.000.000.000

TL manevi ve 1.000.000.000 TL itibar tazminatının davalılardan tahsiline, el konu-

lan ürünlerin imhasına ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiş-

tir. Davalı Edesan firmasının imalatçı diğer davalının ihracatçı sıfatıyla davacının

markasının taklitlerini içeren emtiaları ihraç etmek isterlerken bu mallara güm-

rükte el konulduğu hususu çekişmesizdir. 556 sayılı KHK’nın 61/c maddesi uya-

rınca davalıların eyleminin marka hakkına tecavüz teşkil ettiği açıktır. Bu eylemin

davacının satış tutarını olumsuz şekilde etkileyeceği kuşkusuzdur.. Ticari amaçla

taklit markalı emtiaları elinde bulunduran davalılar davacının uğradığı zararı kar-

şılamak durumundadırlar.” Y. 11. HD, E. 2008/1536, K. 2009/5629, T. 11.5.2009,

Kazancı İçtihat Bankası.