Previous Page  557 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 557 / 685 Next Page
Page Background

556

Sınai Mülkiyet Kanunu ve Yargıtay Uygulamasında Marka Hukukunda Tazminat

rumlarda -örneğin bir işletmenin birçok sahada faaliyet gösterirken

sadece bir alandaki ürünlerde başkasının marka hakkına tecavüz etti-

ği durumlarda- tecavüz ile elde edilen gelirden işletmeye bağlı genel

masraflar, muhasebe ve personel giderleri düşürülmeyecektir.

86

Ürün

için yapılan reklam masrafları da, elde edilen gelirden düşürülmeye-

cektir. Hatta marka hakkına tecavüz edenin tecavüz fiilinin dışında

başka hiçbir ürünü satmamış olması halinde dahi genel masraflar bir

bütün olarak elde edilen gelirden mahsup edilmeyecek, sadece ham-

madde ve satış maliyetleri gibi işin doğası gereği oluşan giderler teca-

vüz yoluyla elde edilen gelirden mahsup edilecektir.

87

Markasına tecavüz edilen şahıs ile mütecavizin satış bölgelerinin

ve müşteri çevrelerinin farklı olması gibi hallerde de marka sahibi-

nin zarara uğradığını ispatlaması çok zor olabilir. Hatta her tecavüz

fiilinin mutlaka belirlenebilen bir zarar oluşturacağını savunmak da

doğru değildir.

88

Bazen mütecavizin elde ettiği gelir, marka sahibinin

86

Uzunallı, s.397. Bu duruma örnek olarak tanınmış bir markanın başka bir ürünü

taklit etmesini gösterebiliriz. Nitekim bir Yargıtay kararında “Davacı vekili, mü-

vekkilinin Volcano ibareli markanın sahibi olduğunu, enfrared (kızılötesi) elekt-

rikli ısıtıcı imâl edip bu marka ile satmakta olduğunu, davalı Arçelik A.Ş’nin, mü-

vekkili şirketin izni olmaksızın müvekkili markası ile iltibasa sebebiyet verecek

biçimde Volkano tanıtıcı işareti ile elektrikli ısıtıcılar imal edip satışını gerçekleş-

tirdiğini,, davalının eylemi sonucunda müvekkilinin tüketiciler nezdinde davalı

şirketin ürettiği emtianın taklitçisi konumuna düştüğünü, zira davalıya ait Arçelik

markasının kamuoyu nazarında haiz olduğu güven ve itibarın bu sonucu doğur-

duğunu, diğer yandan davalı eyleminin müvekkili ürünlerinin satış kabiliyetini de

ortadan kaldırıldığını ileri sürerek 556 sayılı KHK 66/b maddeleri uyarınca davalı-

nın markayı kullanmak yoluyla elde ettiği kazanca göre hesaplanacak yoksun kal-

dığı kâr kaybından, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00

TL maddî tazminatın 22.11.2007

tarihinden itibaren itibaren faiziyle birlikte davalı-

dan tahsiline ve 62/f maddesi uyarınca mahkeme kararının ilanına karar verilme-

sini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporu tüm dosya kapsamına

göre, davacının VOLCANO ibareli markası ile davalının VOLKANO ibareli tanı-

tım işareti, görsel, sesçil ve anlamsal olarak benzer olduğu ve ortalama tüketici-

leri, biri yerine diğerini satın almak veya işletmeler arasında idari ve ekonomik

bağlantıbulunduğu biçiminde algılama yaratacak şekilde yanılgıya düşürebilecek

nitelikte olduğu, davalının eylemleri davacının marka hakkına tecavüz oluşturdu-

ğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.” Y. 11. HD, E. 2011/3763, K.

2012/11932, T. 4.7.2012.( Kazancı İçtihat Bankası) Burada hesap yapılırken Arçelik

A.Ş’nin tecavüz fiilini işlerken yaptığı genel ve işletmesel masrafların yanında ya-

pılan reklam masrafları da kazançtan düşürülmeyecektir.

87

Uzunallı, s.397.

88

Yargıtay haksız rekabetle ilgili bir davada bu hususu şöyle belirtmiştir : “Haksız

rekabette davacının maddi tazminat istemine konu ettiği zararı, davalının elde etti-