Previous Page  567 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 567 / 685 Next Page
Page Background

566

Sınai Mülkiyet Kanunu ve Yargıtay Uygulamasında Marka Hukukunda Tazminat

aranacaktır. Öte yandan manevi tazminat TBK’nın haksız fiillerle ilgili

kısmında düzenlendiği için, tazminatın talep edilebilmesi için müteca-

vizin kusurlu olması gerekir.

117

Manevi tazminat miktarının tayininde, bu tazminatın bir zengin-

leşme aracı olması ve hukuka aykırı eylemin yapılmasını istenir hale

getirecek aşırı miktarlarda olması kabul edilmemekte ise de, zarara uğ-

rayanda manevi huzuru sağlayacak oranda, tecavüzü yapanda da cay-

dırıcı bir etki bırakacak miktarlarda olmasına özen gösterilmelidir.

118

Marka sahibinin tüzel kişi olması halinde de manevi tazminat is-

tenmesine engel bir durum yoktur.

119

Nitekim Yargıtay kararlarında

da belirtildiği üzere ilgili markaya ve tüzel kişiye karşı tüketici tara-

fından duyulan güvenin sarsılması, tüzel kişi lehine de manevi taz-

minata hükmedilmesi gerektiğini göstermektedir.

120

Kaldı ki manevi

tazminatla ilgili TBK m. 58’de genel olarak “kişi” kavramı geçtiğinden

bu ifadeden hem gerçek kişilerin hem de tüzel kişilerin kastedildiği

anlaşılmaktadır.

117

Yasaman/Yüksel, s. 1133; Tekinalp, s. 468; Karan/Kılıç, s. 495; Kaya, 297; Meran,

248.

118

Y. 11 HD, 13.10.2005, E.2005 / 12156, K.2005/9680. (Karar için bkz. Eriş, s.1403)

119

Arkan, s.249; Eren, s.752.

120

“Taraflar arasındaki diğer uyuşmazlık, davacının ticari itibarının sarsılması sebebi

ile manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı konusundadır. Medeni Kanun’un

24. maddesi “Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden,

saldırıda bulunanlara karsı korunmasını isteyebilir. Kişilik hakkı zedelenen kim-

senin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği

yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına

yapılan her saldırı hukuka aykırıdır” şeklinde bir düzenlemeye yer vererek gerçek

kişi veya tüzel kişi ayrımı yapmaksızın kişilerin kişilik haklarını hukuken koruma

altına almıştır. Bir tüzel kişi ya da bir kuruluşun sosyal değeri doğrudan ekonomik

şöhreti ile de ilgilidir. Hukuken korunan kişinin kişisel yargısı değil; toplumun kişi

hakkındaki objektif değer yargısıdır. Hukuki korumanın asıl amacı budur. Kuru-

luşun ekonomik faaliyetini yürütürken kazandığı saygınlık onun kişisel değerleri

içerisinde yer alır. Ticari şeref ve haysiyetin çiğnenmesi, onun ekonomik yaşam

içindeki yerini ve durumunu sarsabilir. Tüzel kişilerin ya da bir kuruluşun kişilik

haklarının zarar görmesi halinde, kişilik haklarına saldırıda bulunan kişi veya ki-

şilere karşı yetkili organları aracılığıyla, kişilik haklarında ortaya çıkan azalmanın

giderilmesi için dava açabilmesi uygulama ve Yargıtay içtihatları ile kabul edil-

miştir. Manevi tazminatın zenginleşme aracı olmadığı da gözetilerek uygun oran-

da manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması

hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” Ör: Y. 22. HD, E. 2016/31994, K. 2016/26706,

T. 12.12.2016; Aynı yönde bkz. Y.11. HD, E.2006/4452, K.2007/7710. T. 21.5.2007.

Kazancı İçtihat Bankası.