Previous Page  568 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 568 / 685 Next Page
Page Background

567

TBB Dergisi 2017 (133)

Fatih AYDIN

IV. İTİBAR TAZMİNATI

SMK m. 150/2 uyarınca marka hakkına tecavüz durumunda, hak-

ka konu ürün ve hizmetlerin, tecavüz eden tarafından kötü şekilde

kullanılması veya üretilmesi, bu şekilde üretilen ürünlerin temin edil-

mesi yahut uygun olmayan bir tarzda piyasaya sürülmesi sonucunda

markanın itibarı zarara uğrarsa bu nedenle ayrıca tazminat talep edi-

lebilir. Bu özel tazminat türü, MarKHK m. 68’de yer almaktaydı. İlgili

maddede marka hakkına tecavüz edenin markayı uygun olmayan bir

şekilde kullanması sonucunda markanın itibarı zarara uğradığında

bunun ayrıca tazminata konu olacağı belirtilmekteydi. Burada marka-

nın itibarının gördüğü zarar tazmin edileceği için doktrinde bu hüküm

itibar tazminatı olarak anılmıştır.

121

SMK m. 150/2’de itibar tazminatı bakımından önceki düzenleme-

de yer alan sorumluların genişletildiği göze çarpmaktadır. Nitekim

MarKHK’da itibar tazminatının sadece markaya tecavüz eden kişiden,

kötü üretim veya malın uygun olmayan tarzda piyasaya sürülmesi

halinde istenebileceği belirtilmişti. Markaya tecavüz fiillerinin işlene-

bilmesi için ortada tecavüze konu edilmiş ürünlerin varlığı -yani bu

ürünlerin üretilmiş olması- şarttır. Dolayısıyla bu tazminatın üretim

yapan mütecavizden istenmesi doğaldır. Bununla birlikte tecavüze

konu ürünlerin üretim sonrası piyasaya sürülmesi ile tüketiciye ulaş-

ması sürecinde, -ürünlerin tecavüze konu olduğunu bildikleri halde

- birden çok kişi tarafından ve birden çok defa satım/dağıtım işlemine

maruz kalma fiilleri gerçekleştiğinde bu kişilerden de itibar tazminatı

istenip istenemeyeceği MarKHK döneminde tartışmalıydı.

122

Kanunun

lafzından sanki sadece üretim faaliyeti ile ilk tecavüzü gerçekleştiren

kişilerden itibar tazminatı istenebileceği anlaşılmaktaydı. Ancak SMK

ile birlikte bu husus açıklığa kavuşturularak tecavüz konusu malın

üretimi yanında bu şekilde üretilen malların temin edilmesi yahut

uygun olmayan bir tarzda piyasaya sürülmesi durumlarının da itibar

tazminatına yol açacağı açıkça belirtilmiştir. İlgili maddedeki değişik-

lik bu yönü itibarıyla olumludur.

121

Ünal Tekinalp, “İtibar Tazminatı ve Bazı Sorunlar, Prof. Dr. Sulhi Tekinay’ın Hatı-

rasına Armağan”, İstanbul 1999, s.589.

122

Bkz. Tekinalp, s.509.