

263
TBB Dergisi 2018 (134)
Sezin AKTEPE ARTIK
de “başvuru sebepleri ve gerekçesi” yer almaktadır. Bir başka deyiş-
le, istinaf yoluna başvuran taraf dilekçesinde hangi istinaf sebebine
dayandığını açıkça göstermek durumundadır. İstinaf sebeplerinin
gösterilmemesi, başvurunun kural olarak reddine sebep olacaktır. Bu-
nun sebebi, HMK m.355’te, istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde
belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağını öngörülmesidir. Bölge
adliye mahkemesi belirtilen istinaf sebepleri ile bağlıdır. Bu sebeple,
dilekçede hiçbir sebep bildirilmemesi istinaf mahkemesinin kural ola-
rak inceleme yapamaması sonucunu doğuracaktır.
İstinaf dilekçesinde sebep bildirme zorunluluğu ve istinaf mah-
kemesinin bu sebeplerle bağlılığı, istinafı temyizden ayıran en önemli
farklardan birisidir. Bilindiği gibi, temyiz kanun yolunda Yargıtay, ta-
rafların ileri sürdükleri temyiz sebepleri ile bağlı olmayıp kanunun açık
hükmüne aykırı gördüğü diğer hususları da inceleyebilir (m.369/I).
İstinafta ise, kamu düzenine aykırılık hali dışında, istinaf mahkemesi
tarafların ileri sürmediği kanuna aykırılık hallerini re’sen inceleme ko-
nusu yapamayacaktır.
15
Buradan hareketle, istinaf başvurusunda da-
yanılan sebeplerin ve gerekçenin bildirilmesinin, istinaf başvurusunda
başarıya ulaşabilmek için son derece önemli olduğunun bir kez daha
altını çizmek gerekmektedir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda istinaf mahkemesinde yapı-
lacak tahkikat sınırlı tutulmuştur. İlk derecedeki yargılamanın tekrarı
niteliğinde olacak, onun yerine geçen bir yargılama düşünülmediğin-
den sınırlı istinaf modeli tercih edilmiştir. Klasik anlamda istinafta ilk
derece mahkemesinin incelediği ve değerlendirdiği vakıalar ondan ba-
ğımsız olarak, herhangi bir sınırlamaya tabi olmaksızın istinaf mahke-
mesinde tekrarlanır. Dar anlamda (sınırlı) istinafta ise, ilk muhakeme
baştan sona tekrarlanmaz, yalnızca gereken hususlarda ve Kanundaki
15
Selçuk Öztek, Adalet Bakanlığı Üst Mahkemeler Hukuk Komisyonu Tarafından
Hazırlanmış Olan Üst Mahkemeler Tasarısı” Yargı Reformu 2000 Sempozyumu,
İzmir 2000, s.111. Yargıtay, temyiz başvurusunu incelerken bozma istemini yasa
önünde haklı kılacak nedenlerin varlığını kendiliğinden göz önüne alıp bozma
kararı verebiliyor iken istinafta aksine çözümün kabulü Umar tarafından çelişkili
ve mantıksız olarak değerlendirilmektedir. Bkz. s.988. Tanrıver de, istinaf yargı-
lamasının belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılması sebebiyle, dayanılabilecek
istinaf sebeplerinin yabancı hukuk düzenlerinde olduğu gibi objektif bir biçimde
somutlaştırılması gereği üzerinde durmaktadır. Süha Tanrıver, 6100 Sayılı Hukuk
Muhakemeleri Kanunu’nun Revizyonu Üzerine Bazı Düşünceler,
TBBD
Mart-
Nisan 2012, S.99, s.32.