Previous Page  273 / 705 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 273 / 705 Next Page
Page Background

272

İstinaf Kanun Yolunda Kamu Düzeni Kavramı

- HMK m.14 uyarınca, şirket, dernek ve vakıf gibi özel hukuk tüzel

kişilerinin ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla

bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın ya da üyenin bu

sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişinin

merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkisi kesindir.

44

- HMK m.11’e göre, terekenin paylaşılmasına, yapılan paylaşma

sözleşmesinin geçersizliğine, ölüme bağlı tasarrufların iptali ve

tenkisine, miras sebebiyle istihkaka ilişkin davalar ile mirasçılar

arasında terekenin yönetiminden kaynaklanan davalar ölenin son

yerleşim yerinde açılmalıdır. Ayrıca terekenin kesin paylaşımına

kadar mirasçılara karşı açılacak tüm davalar ölen kimsenin son

yerleşim yerinde açılır. Son yerleşim yeri mahkemesinin yetkisi

kesindir.

- HMK m.15/2 uyarınca, can sigortalarında sigorta ettirenin sigor-

talının veya lehtarın leh veya aleyhine açılacak davalarda onların

yerleşim yeri mahkemesi kesin yetkilidir.

- Yargılamanın yenilenmesi için hükmü veren mahkemeye başvu-

rulur, bu mahkemenin yetkisi kesindir (HMK m.378/I).

- İflas davaları mutlaka borçlunun muamele merkezinin bulundu-

ğu yer asliye ticaret mahkemesinde açılır, mahkemenin yetkisi ke-

sindir.

45

44

23.HD.

, 03.07.2012, 3094/4555 (Legalbank Elektronik Hukuk Bankası);

23.HD

.,

17.01.2012, 4052/68 (Lexpera Hukuk Bilgi Sistemi);

23.HD.

, 04.07.2012, 2674/4600

(Legalbank Elektronik Hukuk Bankası). Bir ortağın veya üyenin özel hukuk tüzel

kişisine karşı açacağı davada kesin yetki kuralının uygulanıp uygulanmayacağı

hakkında farklı görüşler bulunmaktadır. Bir görüşe göre, bir ortağın veya üyenin

derneğe ya da kooperatife karşı açacağı davada da kesin yetki kuralı uygulanma-

lıdır. Zira Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun madde gerekçesinde “özel hukuk

tüzel kişilerinin kendi iç ilişkilerine yönelik olmak üzere, örneğin bir üyenin veya

ortağın diğer bir üyeye veya ortağa yahut üyenin veya ortağın merkeze karşı aça-

cağı davalar, merkezin bulunduğu yerde açılacaktır” açıklamasına yer verilmiş-

tir. Mine Akkan, Pekcanıtez Usul, s.298. Aynı yönde Yargıtay kararları için bkz.

7.HD.

08.12.2011, 6690/7790;

23.HD.

02.07.2012, 2914/4537 (Legalbank Elektronik

Hukuk Bankası) Aksi görüş ise, Kanun’da bu yönde bir ifade bulunmadığını be-

lirtmektedir. Hükmün lafzında “ortağın veya üyenin tüzel kişiliğe karşı açacağı

dava” tabiri bulunmadığından ve hüküm istisnai olarak kesin yesin yetki hallerini

düzenlediğinden bu tür davalarda merkezin bulunduğu yerin kesin yetkili sayıl-

ması mümkün değildir. Umar, Şerh, s. 59; Yılmaz, Şerh s.170.

45

HGK 04.05.2011, 19-151/275 (Lexpera Hukuk Bilgi Sistemi). Bu konuda ayrıntılı

bilgi için bkz. Nur Bolayır, Medeni Usul Hukukunda Yetki Sözleşmeleri, Ankara

2009, s.104-112.