

329
TBB Dergisi 2018 (134)
Melis TAŞPOLAT TUĞSAVUL
netiminin yapıldığını gösterdiği dolayısıyla başvurunun esastan reddi
gerekirken usûlden reddinin hatalı olduğu sonucuna varılmıştır.
Doktrinde konuya ilişkin bir görüş,
42
istinaf dilekçesinde “
istinaf
sebeplerinin ve gerekçesinin hiç gösterilmemiş olması
”nın istinaf başvuru-
sunun ön inceleme aşamasında reddedilmesi için gerekli ve yeterli bir
neden olduğu, her ne kadar ilgili kanun maddesinde başvuranın kim-
liğini, imzasını ve başvurulan kararı yeteri kadar belli edecek kayıtları
içeren istinaf dilekçesinin reddedilemeyeceği ve kamu düzeni çerçeve-
sinde inceleme yapılacağı belirtilmişse de bu durumun caiz bir istinaf
talebi için geçerli olduğu, istinaf sebepleri hiç gösterilmemişse caiz ve
kabul edilmeye değer bir istinaf başvurusundan bahsedilemeyeceği,
aksi yöndeki kabulün istinaf mahkemelerinin iş yükünün artmasına,
yargılamaların uzamasına ve yargıya olan güvenin azalmasına sebebi-
yet vereceği
43
kaldı ki; istinaf sebeplerinin hiç gösterilmemiş olmasının
kanun yoluna başvuran tarafın ilk derece kararına aslında pek de karşı
koyamadığını, istinafa yeterince hazırlanmadığını ve istinaf başvuru-
sunun başarı şansının oldukça az olduğunu gösterdiği gerekçeleriyle
savunmaktadır. Kanaatimizce her ne kadar anılan görüş temel olarak
yargılamanın uzamaması ve iş yükü gerekçesine dayansa ve niteliği
belirsiz ve tartışmalı olan kamu düzeni kavramı
44
bazı durumlarda
dosyanın tümünün incelenmesini gerektirse de kanunun lafzı açık
olup mevcut düzenleme uyarınca sadece sebep ve gerekçenin göste-
rilmemiş olması ön inceleme aşamasında istinaf başvurusunun reddi
kararı verilmesi için yeterli görülmemelidir.
45
42
Akkaya, s. 251.
43
Bu konuda Namlı, istinaf dilekçesinde istinaf sebeplerinin hiç gösterilmemesine
rağmen kamu düzeni bakımından inceleme yapılmasının istinaf mahkemesinin iş
yükünün artmasına ve yargılamanın uzamasına sebep olacağına katılmakla birli-
ke usûle ilişkin hükümlerin yorumlanması ve uygulanmasında salt usûl ekono-
misi veya iş yükünün gözetilmemesi bunlar ile yargılamanın temel amacı olan
“bireylerin sübjektif haklarının gerçeklik temelinde sağlanması” arasında denge-
nin gözetilmesi gereğini, istinaf dilekçesinde istinaf sebebinin gösterilmediği için
kararın kamu düzeni bakımından incelemeye tâbi tutulmamasının yargıya duyu-
lan güvenin azalmasına neden olabileceğini ifade etmiştir (Namlı, s. 135).
44
Bu konuda bkz. Konuralp, Kamu Düzeni, s. 137 vd.
45
Konuya ilişkin olarak doktrinde Özekes, HMK md. 342/3 düzenlemesinin hem is-
tinafın hem de yargılamanın niteliği ile uyumlu olmadığını belirtmiştir. Buna göre
söz konusu düzenleme hukuka uygun değildir; olması gereken hukuk açısından
uygun olan; istinaf sebepleri hiç bildirilmemiş ve sebep gösterilmemiş ise istinaf
başvurusunun ön incelemede kabul edilmemesi; ancak sebep bildirilmiş ve gerek-
çe gösterilmiş ise istinaf incelemesinde kamu düzeninin de dikkate alınmasıdır (
Özekes, Pekcanıtz Usûl, s. 2238).