

458
İsviçre Borçlar Kanunu’nun Satış ve Eser Sözleşmelerinde Ayıp Sorumluluğuna Yönelik ...
Gauch, genel olarak ayıp zamanaşımı süresinin iki yıla çıkartılma-
sını olumlu bulmakla birlikte yetersiz olduğunu, özellikle ayıptan do-
layı tazminat hakkının daha uzun bir süreye tabi tutulması gerektiğini
ileri sürmektedir.
16
Art.210 OR, taşınır eşyadaki ayıp zamanaşımı ile ilgili olan bir dü-
zenlemedir.
17
Gerçekten de Art.201, taşınır eşyaya ilişkin hükümleri
içeren 2. Bölümün 2. Kısmı (Art.187-215) arasında yer alır ve bu bölü-
mün başlığı “taşınır eşya satışı” (Der Fahrniskauf) şeklindedir.
B. Satım Sözleşmesinde Taşınır Eşyadan Kaynaklı Ayıptan
Sorumluluğa İlişkin Zamanaşımı Sürelerine İlişkin
Değerlendirmeler (Art.210/I OR)
Art.210/I OR değişikliğinde ilk göze çarpan husus, zamanaşımı
süresinin bir yıldan iki yıla çıkarılmasıdır. Bunun dışında, “alıcının
ayıptan doğan hakları” kelimeleri yerine, “ayıplı bir eşyadan kay-
naklanan sorumluluk davaları”, (Die Klagen auf Gewährleistung we-
gen Mängel der Sache) kelimelerinin kullanılması (Art.210/I OR) da
önemli bir değişiklik olarak belirtilebilir. Buna sebep olarak, zamanaşı-
mı ile birlikte alıcının ayıptan doğan yenilik doğurucu haklarının sona
ermediği, talep haklarını yine de ileri sürebileceği, satıcının ise buna
karşılık zamanında zamanaşımı savunmasında bulunması gerekliliği
gösterilmektedir.
18
16
Özellikle ayıptan kaynaklı ek zararlar (devam eden veya refakat eden zararlar),
ancak ayıbın ortaya çıkmasından sonra meydana geldiğinden iki yıllık süre yeterli
değildir ve bu talepler genellikle zamanaşımına uğrayacaklardır. Gauch, Revisi-
onsentwurf, s.145-146, Nr.II.2; Honsell (s.1221), özellikle kısa süreli tüketimmalla-
rı gibi cep telefonu gibi teknik ürünlerin çok çabuk eskidiğini ve iki yıllık sürenin
fazla olduğunu; kullanılmış eşya satışında da uzun bir süreye ihtiyaç olmadığını
ileri sürmektedir. Honsell ayrıca, nispi-mutlak süre ayrımının ancak haksız fiil
hukukuna uygun olduğunu, burada uygulamasının olmadığını belirtmektedir.
17
Yeni düzenlemelerin gerekçesinde, tüketicilerin daha fazla korunması amacıyla
bu düzenlemelerin yapılmasından söz edilmiş, ancak “tüketici satışlarına” yöne-
lik ayrı bir başlık açılmamış, onun yerine taşınır satışındaki düzenlemelerin içinde
değişiklik yapılmıştır. bkz. Gauch, Revisionsentwurf, s.146, Nr.II.2. (yeni düzenle-
me, tüketici satışı olarak nitelendirilemeyen taşınır satışlarını da kapsamaktadır.
Bu hali bu süreler, tüketici işlemlerinde uygulanmayacaktır. Halbuki kanun ko-
misyonu tarafından düzenlenen raporda, bu sürelerin tüketicilerin daha etkin ko-
runmasına yönelik olduğu belirtilmişti. (komisyon raporu için ayr. bkz. https://
www.admin.ch/opc/de/federal-gazette/2011/2889.pdf, erişim tarihi 05.03.2017.
18
Gauch, Revisionsentwurf, s.145, Nr.II.2; Gauch, Die revidierten Art. 210, s.124,
dn.5 ve s.126; BBl 2011 2892 (Komisyon Raporu).