Previous Page  57 / 705 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 57 / 705 Next Page
Page Background

56

Yasal Belirsizlik: Embriyonik Kök Hücre Çalışmaları

Bu savununun temelinde, hukuki sorunların çözümünde, mevcut po-

zitif hukukun yeterli olmadığı düşüncesi ve embriyoyu günümüz hu-

kuk sistemleri esas alındığında, eşya veya kişi olarak kabul etmenin

yarattığı sakıncalar yatmaktadır.

64

Hukuki perspektifte, ana rahminde bulunan embriyo, ceninden

önceki bir aşamada bulunan, insan olma potansiyeline sahip bir varlık

olarak, annenin vücut bütünlüğü içerisinde, doğum anına kadar onun

bir parçası olarak kabul edilebilir.

65

Embriyoya, ahlaki, felsefi, dini ve

etik tartışmalardan ari olarak, hukuki anlamda “kişilik” atfedilen her-

hangi bir düzenleme bulunmamaktadır.

Kürtaj işleminin konusunu oluşturan ana rahminden ayrılan emb-

riyolar veya annede döllenmiş, lavaj denilen usulle alınan, gelişimi-

ni tüpte devam ettirecek, henüz erken dönem embriyolar ile üreme

amacı ile yaratılmış, tüpteki (in vitro) embriyonun hukuki niteliği ele

alındığında da, hukuken “kişi” olarak kabul edildikleri bir yasal dü-

zenleme mevcut değildir.

66

64

Levent Korkut, “Biohukuk bakış açısıyla AİHMKararlarında Ceninin Hukuki Sta-

tüsü”,

SD Sağlık Düşüncesi ve Tıp Kültürü Dergisi

, Aralık-Ocak-Şubat 2013, 25.sayı,

Tesa Eğitim Sağlık ve Araştırma Vakfı, İstanbul, 2013, s. 86 vd; Yücel Sayman,

“Mevcut hukuk sistemi Biyolojik gelişmeler karşısında aciz kalıyor”,

SD Sağlık

Düşüncesi ve Tıp Kültürü Dergisi

, Aralık-Ocak-Şubat 2013, 25.sayı, Tesa Eğitim

Sağlık ve Araştırma Vakfı, İstanbul, 2013,

http://www.sdplatform.com/Soylesi-

ler/45/Mevcut-hukuk-sistemi-biyolojik-gelismeler-karsisinda-aciz-kaliyor.aspx,

(erişim tarihi: 17.08.2017).

65

Eğer embriyo yalnızca dişi organizmanın bir parçası olarak kabul edilseydi, emb-

riyonun dişi vücutla yaşam koşullu bağlılığı, kürtajı kişisel

yaşamı biçimlendir-

menin yasa koyucunun müdahalesi dışında kalan bir parçası haline dönüştüre-

bileceği yönünde, bkz. Korkut Kanadoğlu, “Türk Anayasa Hukukunda Sağlık

Alanında Temel Haklar”,

TBB Dergisi

, 2015(119), s.27-28.

66

Yasa koyucu, tüpteki embriyoyu ana rahmindekinden tümüyle ayrı bir varlık ola-

rak mı, belirli bir zaman dilimi aşıldığında mı hakka ehil insan saydığı; yoksa

tüpte olsun, tüpte olsun ana rahminde olsun, embriyonun haklara gelişiminin en

erken evresinde mi, yani döllenme ile birlikte mi sahip olduğu konusunda karar

vermeli ve bu konudaki belirsizliğe son vermelidir. Aykut Çoban, “Türkiye’de

Üreme Sürecinde Oluşturulan Tüpteki İnsan Embriyosunun Hukuki Statüsü”,

(Tüp), İnsan Hakları Yıllığı, C. 27, 2009, s. 93. Türkiye’de yalnızca tüptekinin değil,

ana rahmindeki embriyonun hukuki statüsü de, çelişkilerle biçimlenmiş bir ala-

na hapsolmuştur. Ana rahmindeki embriyo için çelişkili düzenlemeler veriyken,

tüpteki embriyo için daha sağlam yasal güvencelerin getirilmiş olmasını bekle-

yemeyiz. Aykut Çoban, “Embriyo Hakları Bakımından Üreme Süreci”, (Embriyo

Hakları), Türkiye Biyoetik Derneği, Biyoetik Araştırmaları, İstanbul 2012, s. 313-

314.