Previous Page  79 / 705 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 79 / 705 Next Page
Page Background

78

İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu

madığı, binada sonradan yapılan değişiklik göz önünde bulundurula-

rak farklı ihtimaller çerçevesinde belirlenmelidir. Buna göre;

- İmar Kanunu m. 21/3 gereğince,

derz, iç ve dış sıva, boya, badana,

oluk, dere, doğrama, döşeme ve tavan kaplamaları, elektrik ve sıhhi tesisat

tamirleri ile çatı onarımı ve kiremit aktarılması ve yönetmeliğe uygun olarak

mahallin hususiyetine göre belediyelerce hazırlanacak imar yönetmeliklerinde

belirtilecek taşıyıcı unsuru etkilemeyen diğer tadilatlar ve tamiratlar

ruhsata

tabi olmadığından, yapılan değişikliğin bu kapsamda kalması halinde

suç oluşmayacaktır. Nitekim Yargıtay da kararlarında bu hususa özel-

likle işaret etmektedir.

26

- Sonradan yapılan değişikliğin İmar Kanunu m. 21/3 hükmün-

de belirtilen sınırlamalar dışında kalması ihtimalinde ise, söz konusu

değişikliklerin İmar Kanunu m. 5 karşısında

bina

olarak nitelendirilip

nitelendirilemeyeceği göz önünde bulundurulmalıdır.

27

Eğer binada

gerçekleştirilen değişiklikler,

İmar Kanunu m. 5 anlamında

bina de-

ğilse, İmar Kanunu m. 21/2 hükmüne aykırı davranılmış olunduğun-

dan sadece İmar Kanunu m. 42 hükmünde belirtilen yaptırımın uygu-

26

“…Bina balkonunu alüminyum doğrama ve cam ile kapatan sanığın eyleminin,

ruhsatsız veya ruhsata aykırı bina yapmak suretiyle imar kirliliğine neden olmak

suçunu oluşturmayacağı gözetilerek beraatına karar verilmesi gerekir…” (Yargı-

tay 4. CD’nin 01.06.2011 tarih ve E. 2009/3046 K. 2011/7468 sayılı Kararı); “…

Sanığın, ruhsatsız olan binasının çatısını, çelik konstrüksiyon malzeme kullanarak

ve üstünü alüminyum örtü ile kapatarak inşa ettiğinin tutanak kapsamından an-

laşılması karşısında, yapılan bu imalatların mevcut bir binanın tadilat ve tamiratı

niteliğinde mi, yoksa bina yapma veya tamamlamaya yönelik esaslı bir yapım

faaliyeti olup olmadığı ve bu işlerin yapılmasının ruhsata tabi olup olmadığı hu-

suslarında bilirkişi raporu alınan tutanak düzenleyen görevliler de dinlenerek so-

nucuna göre sanığın hukuksal durumunun belirlenmesi gerekir… ” (Yargıtay 4.

CD’nin 13.12.2010 tarih ve E. 2008/19284 K. 2010/20575 sayılı kararı).

27

“…Yapı tatil tutanağında ikinci bodrum katta bulunan ortak alanların dükkâna

çevrildiğinin açıklanması karşısında, bu değişikliklerin binanın taşıyıcı sistemini

etkileyip etkilemediği, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 5. maddesindeki bina tanımı-

na uygun bir alan artışı sağlayıp sağlamadığı, idari para cezasını gerektirir pro-

jeye aykırı bina içi tadilat niteliğinde olup olmadığı konularında bilirkişiden ek

rapor alınarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği

gözetilmeksizin, eksik kovuşturma ve yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı ve-

rilmesi…”, (Yargıtay 4. CD,’nin 09.09.2014 tarih ve E. 2013/20778 K. 2014/24683

sayılı kararı); “…Sanığın, mevcut ruhsatlı yapının balkonunu 10 metre kare kapa-

tarak odaya dahil etme ve ilave kapalı alan oluşturma biçiminde gerçekleştirdiği

eyleminin, konuta ruhsatta belirtilenin dışında yeni bir alan kazandırmaması ve

bina niteliğinde olmaması karşısında, imar kirliliğine neden olma suçunun öğele-

rinin oluşmadığı ve idari yaptırımın konusunu oluşturabileceği gözetilmelidir…”

(Yargıtay 4. CD’nin 18.06.2013 tarih E 2012/24491. K. 2013/19279 sayılı kararı).